Hadum Ağa cami
Bu camii Yakova şehrinin eski çarşı bölgesinde bulunmaktadır. Yapının banisi Süleyman Ağa olarak zikredilmektedir. Camii 1594-95 yıllarında yapılmıştır. Yapının Banîsi Hadim Süleyman Ağa, Yakova civarında Guski köyünde dünyaya gelmiş, Istanbul'a götürülerek Sarayda önemli görevlere gelmiş bir devşirmeydi.
Süleyman Ağa doğduğu topraklara camii yaptırmak için sarayından izin almış 15. ve 17. yüzyıllara ait duvar işlemeleriyle, Yakova'nın en özel yapısı olan Hadum Ağa Camisi Selçuklu dönemi mimarisinden, Osmanlı dönemi mimarisine geçişin Kosova'daki en iyi örneği olarak kabul ediliyor. İlk olarak 200 yıl önce restore edilen caminin avlusunda ise, Osmanlı döneminin idarecilerine ait kabirler bulunuyor.
1998-99 Kosova Savaşı sırasında ülke genelinde birçok tarihi eser gibi, Hadum Ağa Camisi de zarar görmüş. Sıprlarca önce minaresi bombalanmış, daha sonra da cami yakılmak istense de son anda kurtarılmış.
Yakova Müftüsü Ahmed Hoca, "Savaş döneminde birçok eserimiz Sırplar tarafından yakıldı, bir çoğu son anda kurtarıldı ve yeniden restore edildi. Bu eserler geçmişimizin simgeleri, gelenek ve göreneklerimizin en büyük ispatıdır ve bunu da devam ettirmek bizlerin en tabii vazifesi.
Hadım Camii. Rivayete göre, Hadım Süleyman Paşa, doğduğu yere bir cami yaptırmak istemiş ve uygun bir arazi bulmuş. Fakat arazinin sahibi Jak Vula adında biriymiş ve araziyi vermeyi şehre kendi adının konulması koşuluyla kabul etmiş. Dolayısıyla bu şehir “Jak ovası” diye anılmaya başlanmış. Diğer rivayete göre Şehrin adının kökeni, Slavca ‘ben’ anlamına gelen ‘ja’ kelimesine ya da Arnavutça’da ‘kan’ anlamına gelen ‘gjak’ kelimesine dayanabilir. Kanlı ova şeklinde çok fazla kan döküldüğü için yorumlayabilir. Osmanlı hakimiyetinden bu yana, şehrin adının Yakova olarak anıldığına tanık olmaktayız.
Caminin içindeki ahşap unsurlar da oldukça süslü işlemeli. Duvarlar, pencerelerin çevresi, köşelerdeki tromplar, kubbe, mihrap, müezzin mahfili, fevkana, hâsılı gözün gördüğü her boşluk hatta son cemaat mahfili bile türlü çiçekler, vazo, perde, meyve ve başta servi olmak üzere çeşitli ağaç nakışlarıyla doldurulmuş. Gök kubbeye benzetilen kubbeye ise yıldızlar çizilmiş. Vitraylı pencerelerden gelen ışıklarla âdeta her an değişen bir renk cümbüşü. Nakışlar arasındaki boşluklarda da hüsnühatla ayetler ve her camide gördüğümüz lafzatullah, Hz. Muhammed ve hulefâ-i râşidîn isimleri yazılmış. Ahşap olan minber, kürsü ve kadınlar mahfili de nakışlarla işlenmiş ve rengarenk boyanmış. Camide, bezeme, tasvir, nakış, ahşap boyama, hüsnühat hâsılı tezyinî sanatların neredeyse tamamından örnek bulmak mümkün.
Camideki tezyinî unsurlar arasında en dikkat çekici olanlarından biri de 19. yüzyılın ikinci yarısında yapıldığı düşünülen duvarlardaki tasvirler. Nakış ve süsle bezenmiş ahşap giriş kapısının hemen üstünde Hadım Camii ile Yakova'nın resmi var. Kubbede bulunan ve neresi olduğu bilinmeyen üç tasvirden ikisi yapı iken biri bilmediğimiz bir kentin...
Read moreA heritage gem located in the old part of Gjakova. The Hadumi mosque complex, dated around 1594/95, represents the city's cultural, educational and religious character. It carries the name of the donor who built it Hadum Suleyman Efendia (Hadum Aga). The building of this mosque traditionally marked the beginning of the urban life in the area. It is constructed of stone in quadrangular foundations and represents an important monument of medieval Islamic architecture in terms of its construction, grandeur and preservation of its original features. The mosque has a prayer hall, balcony and a minaret. The cupolas were built directly into the hall walls, a design feature unique...
Read moreThis is by far the best spot to visit in Gjakova. Regardless of your belief, you will find this little mosque refreshing for two reasons. The tiny courtyard it has is green and peaceful, perfect for a short rest. The handcrafted interior on the other hand is unique to say the least. You can see hand painted tiny mosques and towns on the dome of the mosque inside, and so much more. A must visit if you are...
Read more