ÇANKIRI/ATKARACALAR ILI PINAR KÖYÜ ASKER BALIKLAR: İlçeye 3 kilometre uzaklıktaki Ilıpınar köyünde bulunan ve "Asker Balıklar" olarak bilinen balıkların vücutlarının tamamına yakınında yaralar bulunuyor. Yörede, buradaki balıkların Çanakkale Savaşı’nda azaldığı, savaş bitiminde ise vücutlarının çeşitli yerlerindeki yaralarla geri geldikleri söyleniyor. O günden bu yana "Asker (Yaralı) Balıklar" olarak anılan bu balıkların zamanla kutsal olduklarına inanılması nedeniyle bölge yazın yoğun ziyaretçi ağırlıyor. Bölge, ramazan ayında da ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Asker balıklarla ilgili çeşitli rivayetler olduğu köylüler tarafından ifade edilir; "Atalarımız, Çanakkale Savaşı sırasında havuzdaki balıkların neredeyse tamamının yok olduğunu ve savaş bitiminde vücutlarının çeşitli yerlerinde yaralarla geri geldiklerini Vücudunda pirinç tanesi kadar bile yara olması halinde hiçbir balığın yaşayamadığını bölgenin birinci derecede deprem kuşağında bulunduğunu, göletin suyunun yerin altından gelen bir kaynak suyundan ibaret olduğunu . köylerinin bilinen tarihinin 400 yıl kadar olduğunu. O tarihten bu yana bu balıkların kutsallığına inanıldığını özellikle Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarında buradaki balıkların sayısında önemli oranda düşüş olduğunu, savaş bittiğinde ise tekrar aynı sayıya geldiklerini.Balıkların tekrar çoğaldıklarında vücutlarının çeşitli yerlerinde yaralar meydana gelmesi nedeniyle o günden bu yana savaşa gidip geldiğinin söylendiğini aynı olayın Kıbrıs çıkartmasında da yaşandığı söylenmekte... Bir diğer rivayete göre; Vaktinde nahiye müdürü olarak görev yapan biri balıkların kutsallığına inanmayarak buradan 5-6 adet balık tutup, eve pişirmek için götürür. Balıklar ortadan kaybolur ve nahiye müdürü birkaç gün içinde öldür. Müdürün eşi ise kocasının ölümünün bu balıklardan kaynaklandığına inanarak her yıl bu köye gelerek balıkları ziyaret eder. Asker balıkların cinsinin sazan ve alabalığa benzemesine rağmen araştırmalarla bu balıkların Hazreti İbrahim’in ateşe atıldığı yer olarak bilinen olan Balıklı Göl’deki balıklarla benzer özellik taşıdığını. Asker balıkların sayısının sürekli aynı kalmasının dikkati çektiğini uzun süredir havuzda 500-600 dolayında balığın olduğunu ve dengenin bozulmadığını Buradaki kaynak suyunun mantar, sedef ve benzeri hastalıklara iyi geldiğini anlatıyorlar. Son günlerde balıkların azaldığı söyleniyor. Bunun sebebini, Mehmetçiğimize yardım için gittikleri, söylentileri...
Read moreÇankırı Atkaracalar a bağlı Ilıpınar köyünde bulunan Asker Balıklar.
Havuz içerisindeki balıklar Urfa balıklı göldeki balıklar gibi kutsal sayılıyor. Balıkların bulunduğu havuz, ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Havuz suyu sedef ve mantar hastalığına, el ve kol ağrılarına iyi gelmektedir. Saçlara sürüldüğünde ise parlaklık vermektedir diye anlatılıyor.
Burada bulunan Havuz, iki kısımdır ve bu iki kısımlı havuzda, iki çeşit balık bulunuyor. Bunların bir çeşidi, yeşil ve diğer çeşidi ise, siyah renktedir. Bu balıkların buraya nereden geldikleri bilinmiyor. Ancak, yapılan tahminlere göre, uzun yıllardır burada bulundukları ve yerin çok çok derinlerinden geldikleri tahmin ediliyor. Ama, bu balıkların en büyük özellikleri: gerek Çanakkale savaşlarında ve gerekse 1974 yılındaki Kıbrıs Barış Harekatında, havuzdaki bu balıkların sayısında, önemli ölçüde düşüş yani azalma yaşandığının bizzat buranın halkı tarafından görülmüş olmasıdır. Hatta: Çanakkale savaşı sonunda, havuzdaki balıkların bir kısmının vücutlarının çeşitli yerlerinde yaralar bulunduğu görülmüştür. Evet, bunları bir söylenti olarak düşünebilirsiniz. Ancak, gerçekten buradaki balıklar, Şanlıurfa’daki havuzda bulunan balıklar gibi değerlendiriliyor.Hiç kimse bunları tutmuyor, tutmaya çalışmıyor, yemeye çalışmıyor, yılda havuz içinde ölen birkaç balık, çevrede toprağa gömülüyor. Yöre insanı, bu balıkların yenilmesine karşı, yenildiği takdirde sıkıntıların olacağına inanıyorlar.
Hemen kenarında Cami ve karşında bir mesire yeri bulunmakta. Oturacak yer mevcut olup gittiğimiz tarih itibariyle haşlanmış mısır tanesi 10 TL. Ye satılıyordu. Kısacası yolunuz o taraftan geçiyorsa uğrayıp bir çay içebilir biraz...
Read moreAtalarımız Çanakkale'de savaşırken havuzdaki balıkların neredeyse tamamının yok olduğunu söyleniyor. Bölgedeki vatandaşlar balıkların savaş bitiminde azaldığını ve bazı balıkların vücutlarının çeşitli yerlerinde yaralarla geri geldiklerini anlatıyor" diye konuştu. Karatatar, Ilıpınar köyünün bilinen tarihinin 400 yıl olduğunu ve rivayetlere göre yaklaşık 400 yıldır bu balıkların burada yaşadığını öne sürdü.Karatatar, köy havuzunda yaşayan balıkların sayısının yaklaşık 500 dolaylarında olduğunu ve köylülerin bu balıkların sayısının sürekli aynı kalmasına dikkat çektiklerini ve dengenin bozulmadığını söylediklerini vurguladı. Ölen balıkları köylülerin uygun gördüğü bir alana gömdüklerini anlatan Karatatar, kedi veya köpeklerin bu balıkları yemediğini iddia etti.Kent araştırmacısı Sadık Softa ise, balıkların bölgede kutsal sayıldığını ve rivayetlere göre yakalamak isteyen köylülere zarar verdiklerini belirtti.
Köye gelen çeşitli kişiler kutsallıklarını hiçe sayarak bu balıkları tutma girişiminde bulunmuş. Örneğin bir öğretmen balıkları yakalayıp eve götürmüş. Balıkları tavaya atıp kızartırken yağlar hanımının yüzüne sıçramış ve hanımının yüzü tamamen yanmış. Bir orman şefi de balıkları tutup bir tencereye koymuş. Balıklar beyazlaşmış ve ölmüş. Ilgaz’daki havuza götürmek için balıkları tutmuşlar, adama bir süre sonra felç inmiş. Köylüler, balıklara her kim zarar vermeye çalışırsa başına bir felaket geleceğine inanıyor. Anlattığım hikayeleri neredeyse köylülerin hepsi biliyor. Bu yüzden artık köylüler balıkları kimsenin yakalamaya cesaret...
Read more