The Hilali Ahmer (Red Crescent) was established in 1915 during the Ottoman period as a humanitarian organization to provide medical aid and relief in times of World War I. It was founded as the Ottoman counterpart to the Red Cross, focusing on helping Muslim populations and those in need, regardless of religion. Its mission was to offer medical care, disaster relief, and support to soldiers and civilians affected by the war, playing a critical role in the Ottoman Empire’s war efforts. The organization later became the Turkish Red Crescent - “Kızılay” - after the founding of the...
Read moreÇanakkale Muharebeleri sırasında 5’inci Ordu Menzil Teşkilatına bağlı hastanelerin yanı sıra Hilâl-i Ahmer (Kızılay) Cemiyeti’nin bölgede kurduğu seyyar hastaneler önemli rol oynamıştır.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Cephede yaralanan askerlerin öncelikle çantalarına dikili halde bulunan “Harp Paketi” içindeki malzemelerle yarasını tedaviye başladığı bilinmektedir.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Sıhhiye erleri tarafından gerideki “yaralı yuvalarına” taşınan askerler sonrasında basit operasyonların yapılabildiği “sargı yerlerine” son olarak da cephe gerisindeki hastanelere taşınmışlardır.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Alçıtepe’de tasarlanan Hilal-i Ahmer Hastanesi Canlandırma Alanı ziyaretçilerine cephe gerisindeki bir hastanenin tüm detaylarıyla deneyimleme imkânı sunmaktadır.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Düşmana ait uçaklar tarafından bombalanan bir sargı yerinde yaşananlar alandaki ses düzenekleri sayesinde ziyaretçileri o anlara götürmektedir.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Hastaneleri düşman tayyarelerinden koruyan makineli tüfek siperinden başlayan ziyaret noktaları içerisinde, çayhane, ameliyathane, ambar, kayıt ve ilk müdahale çadırları, etüv makinası ve hayatını kaybeden askerlerimizin tutulduğu gölgelik adı verilen alanlar bulunmaktadır.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Revir çadırı, su dağıtan saka erinin bulunduğu istasyon ve atlı ambulans canlandırmanın tamamlayıcı unsurlarıdır.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Müzede 1915 tarihinde yaşanan çarpışmalarda yaralanan bir askerin taşındığı güneşlikli orijinal bir sahra sedyesini görmek de mümkündür.
Kaynak: Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi...
Read moreMüze kart varsa göstermemiz istendi ama normal fiyat(100 tl) ile giriş sağladık müzenin ön kısmında epey geniş bir otopark alanı mevcut. Müze kısmında tuvalet bulunmuyor yolun karşısında cami mevcut oradaki wc kullanılıyormuş. Girişte hemen sağda kafesi var. Yemek olarak sadece sandviç var soğuk sıcak içecek seçenekleri, dondurma, atıştırmalıklar mevcut. Gelelim asıl ziyaret sebebine..
1915 Siper ve Hilal-i Ahmer Canlandırma Alanı Gelibolu seyahatimizde eşimle en etkilendiğimiz yerlerden biri oldu.
Hilal-i Ahmer Cemiyeti 1868’de, “Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti” adıyla kurulmuş, 1877’de adı Osmanlı Hilâl-i Ahmer Cemiyeti olmuş. Batı’daki “kızıl haç” sembolüne karşılık, İslâm dünyası için daha uygun görüldüğünden kırmızı hilâl sembolü benimsenmiş. Günümüzde adı Kızılay olan kurum. Hilâl-i Ahmer sadece sağlık desteği değil, aynı zamanda toplumun her kesimini seferber eden bir dayanışma sembolü olmuş.
Alanda çayhane, ameliyathane, sargı çadırları, kayıt alanı, etüv makinesi, gölgelik, revir çadırı, atlı ambulans ve orijinal sahra sedyesi gibi donanımlar, dönemin sağlık hizmetlerinin tüm detayları görsel efektlerle canlandırılmış.
En can alıcı kısımlardan biri olan Siperlik kısmındaki hem sesli hem görsel canlandırmalar size o zamanları canlı kanlı yaşatıyor tüylerin ürpermemesine duygulara hakim olmaya imkan yok. Balmumu heykeller ile yapılan illüstrasyonlar oldukça dokunaklı. Siperliklerden çıkıp ön kısma geçtiğimizde yol boyunca heykeller ile dönemin şartları çok güzel detaylı anlatılmış. Hastane kısmındaki gerçek fotoğraflar argümanlara dayalı hasta koğuşları oluşturulmuş emeğine geçen herkese...
Read more