Genellikle kamp yapmak için köpeğim Thor ile birlikte bu tip seyahatler yapıyorum ve özellikle de insanların kolayca ulaşamadığı güzellikleri seçmeye çalışıyorum. Balaban göleti i de böyle bir yer olarak düşündüğüm için pandemi nedeniyle sokağa çıkma yasağının uygulandığı bir cumartesi günü(09.30-15.30 arası) erkenden yollara düşüp gölete ulaştım. Gördüğüm manzara nefes kesiciydi ama bununla birlikte benden önce 5-6 gurubun gelip zaten kısıtlı olan göle yakın bölgelere yerleştiği i gördüm, şans eseri kimsenin olmadığı küçük bir koyda kendime yer buldum. Yerleştikten sonra gördüğüm manzara dehşet vericiydi. Her yerde çöp ve atıklar(bildiğiniz mobilya koltuk parçaları dahil) beni inanılmaz üzdü. Ardında koyun karşı kıyısında bir gurup erkeğin çadır kurduğunu ve sabahın 08.30 unda bira içmeye başladığını yüksek sesle bağıra çağıra argo ve küfürlü konuştuğunu duydum. Birayla kalmadı ve rakının ardından klasik tüm sahalar gerçekleşti. (neşelenme, şarkı türkü, siyaset, aile problemleri, o kedi buraya gelecek ve vıjlamanın ardından yumruk yumruğa kavga, rezillik, bira şişelerinin gölete atılması, beyinsiz organizma davranışlarının her türlüsü). Uzun lafın kısası ağzınla içmeyi bilmeyenlerin tipik davranışları ve doğaya ve etrafındaki insanlara zarar vermesi. Bence huzur bulmak için gidilecek bir yer değil, belki 10 kuşak sonra bazılarımızın insan gibi davranmayı ve doğaya zarar vermeyi bıraktıkları...
Read moreİnternetten görüp araştırarak kamp yapmak için gittik. Hafta içine denk geldiğinden kimse olmaz diye düşünmüştük ancak hem Menderes’in yerlileri hem de İzmir’den gelenlerle doluydu. Kamp yapanlar ve günübirlik piknikçi kalabalık ailelerin yanında gölün etrafında yürüyüş yapan gruplar da gördük. Arabamız yoktu toplu taşıma + yürüyüş ile gelip şansımıza gelip de geri dönen arabalardan birine otostop atarak döndük. Özellikle tatil zamanları insan trafiği yoğun oluyor göl çevresine bu sebeple sıkıntı çekilmiyor, herkes birbirine yardımcı. Yırtıcı hayvanlara rastlamadık, araştırırken dağdan inen domuzlar olur diye düşünmemize rağmen kurbağa sesinden başka rahatsız edici bir şey yoktu. Gölde balık tutanlar, kano yapanlar hatta duş maksadıyla yüzenler de vardı. Hava şartları da gayet iyi, kuytuda kaldığından rüzgar almıyor, çadır kurmak için mükemmel. Göle gelirken ve göl yanında iki tane çeşme var su doldurup kullanılabilir. En büyük sıkıntısı internet ve hatta hat neredeyse hiç çekmiyor. İletişim kuramıyorsunuz. Doğayla iç içe, yorucu hayattan uzaklaşıp öze dönmek için harika bir yer. Bizim için tam bir teknoloji detoxu oldu. Dergi, kitap alınırsa boş vakitlerde okumak...
Read moreGitmeyi düşünenler için kısaca: Yolları rezalet. Tuvalet yok. Oturacak masa yok. Temiz su yok. Park alanı yok. Göl güzel yeşillikler içinde kalmış ancak pislikten batıyor. Barajda çamurlaşma var etrafı kayalık ancak inecek birkaç bölge var. Yalnız oralar da çok vahim. Şu CHP zihniyeti elindeki yerlere neden hizmet götürmüyor anlamıyoruz. Şuraya 2 masa attırıp yolları düzeltirmek çok mu zor al sana farklı bir piknik alanı ama iş sadece belediye ile bitmiyor millet pis. Öküz gibi yiyip içip sağa sola savuruyorlar, belki fuhuş yapıyorlar bu bölgede. Her yer çöp dolu. Çıkarken tüm çöplerimizi arabamıza aldık. Keşke böylesine çöp yığını yapılmasa. Bira şişeleri ortalığa saçılmasa. Ailecek gidilecekse pek iyi bir yer değil. Hizmetle gerçekten güzel bir yer olabilir ama belediye "yapsak da yapmasak da oy alacağız" mantığı ile yaklaşmayı bırakmadıkça hizmet gelmeyecek gibi duruyor. Naçizane önerim Her yere "Buraya çöp atan, burada çöp bırakan sığırdır" tabelası...
Read more