Lavanta ve Gül Bahçesi — Attraction in Keçiören

Keçiören’de lavanta bahçesi var deyince “Paris mi burası?” diye heyecanlandık ama girişte bizi lavanta değil, biraz inşaat tozu karşıladı. 😅 Etraf yıkık dökük, sanki lavanta bahçesine değil, GTA haritasına ışınlandık gibi. Ama neyse ki içeri adım attık ve oh… lavanta kokuları bizi sarhoş etti. (Koku bedava, çay 2 TL, hayat güzel.)

İçeride fotoğraf çekmelik yerler var; ama telefonunuzu düşürmeyin, arkadan geçen “mahalle delikanlıları” koşarak story’nize girebilir. Park oldukça kalabalıktı, oturma yerleri kucuktu ama “önce oturan kazanır” sistemiyle işliyordu. Küçük bir şelale vardı, sesiyle “bir süreliğine Ankara’da değilim” hissi verdi. Şuraya da bi kucuk şelale koyalim havasinda bir selale.

Çay ocağı belediyeye aitti, 2 TL’ye çay bulmak bu devirde mucize sayılır. Hem lavanta kokusu hem sıcak çay, bir anda kendimi "emekli oldum ve huzur evinde huzurluyum" gibi hissettim.

Genel olarak: Lavanta güzel, gül fena değil, ortam karışık ama eğlenceli. Keçiören’in içinde saklı bir cennet değil ama “gizli lavanta görev bölgesi” gibi düşünebiliriz....

Hafta sonu gündüz gittik. Haca sıcak olduğundan kalabalık değildi. Düzenleme ve düşünce güzel olmuş, ancak henüz yapılmakta olan binalar arasında biraz absürd bir görünüm arz ediyor. Fotoğraf çekimi düşünenler içinde arkada manzara olarak binaların fotoğraflarda çıktığını söyleyebilirim. Aslında bahçenin bir yönü tepeye doğru. O tepelere bina yapılmak yerine ağaçlandırılsa ve bahçe tekrar düzenlense hem daha büyük hem daha güzel olur. Çocuk parkı ve çocuk parkının çevresinde ağaçlarla ağaç altında kameriyeler var. Hafta sonu biraz farklı bir şey yapalım diyorsanız iyi bir gezi planı olabilir. Büfe saat 13.00’de açılıyor. Şehit ve gazi yakınları ile kadınlara çay ücretsiz diğer...

Turgut Altınok zamanı gelmiştim ilk buraya . Çevreme anlata anlata bitirememiştim. İstanbul'dan misafirim gelince oraya gidelim çok güzel diye övdüm. Övmez olaydım bu kadar kısa sürede bir belediye el değiştirince anlayış bu kadar kötü değişebilir. Her yerde dikenler bitmiş. Güllerin arasın da otlar gül boyu. Ya insan eski başkandan biraz ders alır. Adam halkın arasında parklar pazarlar da devamlı dolaşırdı. Anlaşılan yeni belediye başkanı hiç dolaşmamış. İşin ilginci ben bir Yenimahalle li olarak dışardan biri olarak bu yorumları yazıyorum. Yazık hemde çok yazık. Halk için çalışan başkanlar arıyoruz. Bu güzel mekanı tekrar eskisi gibi görmeyi temenni...