Akbük Koyu - Gökova — Attraction in Menteşe

Water was super clear and cool. The water gets very deep quickly. There were changing booths, showers and clean toilets. So far so good. Then the bad...

Fee to enter with car, parking is then "free". Two sunbeds with shade cost an astounding 150tl almost on the road (!) or even better, 250tl on the water. They want to get money in quickly, and preferably lots of it. Of course, with these prices people will avoid coming here. Smart move... The road is 1m behind the sunbeds, with all cars and tractors passing by. And the beds tilt so much forward, you feel like you're slipping into the water constantly. Really classy. Yes, we paid the 250, but won't go back again. Music is of course pumped out over the bay from every second place (which there's lots of, in fierce competition), so any chance of a nice and calm stay is gone. Of course, "the tourists" want the music... well, we didn't, maybe the lower class brits will, as in Marmaris. But that's not the tourism you want to have. Another gem that's soon...

Kaymakamlık araç yasağı koymuş iki güvenlik dikmişler araç almıyorlar içeri ama ben içeriye yaya girdikten sonra kendilerinden 50 araba içirde fink atıyordu. Güvanlikçi arkadaşa madem içeri almıyorsunuz devletin otoparkı varmı burda diyorum yok özel var oraya koyacaksınız diyor. Koya inen yolda yol kenarları müsait olmasına rağmen oralara da şerit çekip tabele asmışlar buraya park edene jandarma idari işlem yapar diye yazmışlar. E halk ne yapacak peki özel otoparka aracını koyacak 300 tl ücrete zeytin bahçesine park edecek. Biz yüzmeye gelmemişiz öpülmaye gelmişiz. Adı halk plajı olan bu yerde halkın şemsiye açabileceği kıyı şeridi 5-6 metreyi geçmiyor. Oralara da şezlong koyamadıklarından boş bırakmışlar. Yer kalmayınca şelzlongculara gidiyorsunuz. Şezlonların 50 cm i suyun içinde geri kalan kısmı arka yola cephe yolun diğer tarafı bech tiny house bungalov gibi kendilerince gecekondu gibi konmuş. İmarlaşmaya uygun olmayan yapı biçimleri ile dolu. Şezlong tanesi 250 tl den başlayıp 500 tl ye kadar fiyat aldım. Hamburger 180 tl den 400 tl ye kadar. Burada devlet görevlileri bu rezilliğe niye müsade ediyorlar. İhmalkarlk mı var. Yoksa gözleri mi görmüyor anlamış değilim. Belediye kaymakamlık ve kolluk kuvvetleri bizim canımızı malımızı siz koruyacaksınız. Ben oraya kadar 800 km yol gelmişim. Ailemi oraya kadar getirip ben bunlara para vermem girmeyin deme şansımız var mı. E bizi nie bu adamlara öptürüyorsunuz. Deniz hepimizin değil mi o adamlara o plaj babalarından tapu lu miras mı ki bize denize girecek yar bırakmamışlar. Yetmemiş oraya yapılaşmışlar. Sahilin dibine bunlara ruhsat alamayacaklarını bilemeyecek kadar malmıyız. Nie denetlemiyorsunuz. Kimse çıkar menfaat gözetmesin ve görevini yerine getirsin. Halk ta biraz tepki göstersin yol boyunca o kadar güzel yerler vardı herkes girişini kapatmış yoluna bakıyor. Beach yazısını koyan girişine 500 tl alıyor. Bu ormanlar denizler hepimizin birileri çöküyorsa sesinizi çıkartın. Kendi kapı önündeki sahile para vererek gireceksin...

2000'li yıllardan bu yana daha yolu bile asfalt değilkenden beri gittiğim, bana göre muazzam güzellikte ve bakir bir yerdi. Burdayken ülkemin, daha doğrusu yönetenlerin; bu güzelim yeri yapılaşmaya falan kapatarak insanımıza ne kadar değer verdiği, sadece ulaşım sorununu çözebilecek kadar bile parası olan herkese bu nimetlerden ücretsizce faydalandırdığı için çok yüce gönüllü olduklarını falan düşünür mutlu olurdum kendimce. Çünkü Alanya'dan başlayarak Bodrum'a kadar neredeyse her güzel koy halka kapatılmış durumdaydı. Tabi o yıllarda yaşımız da genç, insan biraz melankolik hatta salak olabiliyo. Oğlum yedirirler mi adama böyle yerleri... Şu anki halini son 2 yıldır dibimde olduğu halde gitmeden gayet iyi biliyorum. O kadar içim acıyorki anlatamam. Düşündükçe Ata'mın sesi yankılanıyor beynimde "memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir" falan diye. Bişey yapamıyorum ona mı yanayım, çoluk çocuğumla ve eşimle dostumla orada geçirdiğim güzel anıların yok oluşuna mı yanayım yoksa bizden geriye bişey bırakamıyoruz ona mı yanayım bilemiyorum. Bu yapılan resmen vatandan ve toprağı vatan yapan halktan zorla bir parçasını koparmaktır. Devlet desem diğil, belediye desem o da diğil... peki kim o zaman kardeşim bu işgalin sorumlusu? Herkes topu birbirine atıyor. Ortalıkta 50 liralık sarı yeleği sırtına geçiren resmi görevli sanıyor kendini ama gerçekte hiç bir resmi görevli yok Akbük'de. Bir ara jandarmanın seyyar karakolu falan vardı ama sermaye galip gelmiş onları da postalamışlar galiba. Neyse; bi yorum yazıp çıkıyim dedim, milli duygularım kabardı acayip şekilde. Hakikaten orman yangını çaresizce seyretmek zorunda kalmak bişey bu. Yanıyor gözlerimizin önünde fakat kimse bişey yapamıyor. Buraya kadar okuyan herkesin vaktini almış olduğum için özür dilerim. Tatil yapacaklara için mutlu zamanlar dilerim. Ama demoralize olup tatilinizi berbat etmemek için Akbük'den uzak durun derim. Sorun para pul diğil, gerçekten az bişey içinde insanlık olan hiçkimse orada olanlara...