Cennet-Cehenem — Attraction in Silifke

Cennet and Cehennem Mağarası, also known as Heaven and Hell Caves, are among the most fascinating natural attractions in Mersin. These impressive sinkholes, rich in history and mythology, offer visitors a unique combination of nature, legend, and adventure. Located in the Silifke district, the site is easily accessible and has become a popular destination for both locals and tourists.

The experience begins with Cennet, the larger of the two sinkholes, featuring lush greenery at the bottom. The descent into Cennet is an adventure in itself, requiring visitors to walk down approximately 450 steps. Along the way, you encounter the remnants of a small ancient chapel, adding a sense of history to the journey. Standing at the bottom, surrounded by towering cliffs and trees, you can really feel the beauty and serenity of the place. The addition of an elevator in recent years has made it easier for those who prefer not to use the stairs, which is a great improvement.

Cehennem, or Hell, is smaller but equally fascinating. It’s a deep, vertical chasm that cannot be entered but can be viewed from a safe glass platform. The contrast between the two formations perfectly matches their names—Cennet is open, green, and inviting, while Cehennem feels dark and mysterious. The site’s connection to Greek mythology, particularly the legend of Zeus imprisoning the monster Typhon here, adds to its mystical atmosphere.

However, there are some downsides. During weekends and holidays, the site can get very crowded, making it harder to enjoy the peaceful surroundings. The climb back up from Cennet is physically demanding, especially in hot weather, even for those in good shape. Parts of the path can be slippery, so good footwear is recommended. Additionally, entrance fees are slightly high if you don’t have a museum card.

Overall, Cennet and Cehennem Mağarası are must-visit attractions in Mersin for nature lovers, history enthusiasts, and anyone interested in mythology. Despite a few challenges, the beauty and atmosphere of the caves make the...

A Must-Visit Natural Wonder – Stunning but Physically Demanding

Heaven and Hell Caves (Cennet ve Cehennem Mağaraları) are a breathtaking natural attraction that truly lives up to its name. Located in Mersin, Turkey, this site offers a unique combination of history, nature, and adventure.

The Heaven Cave is the main attraction, featuring a long and steep staircase that leads down into a lush, atmospheric sinkhole. The descent is physically demanding, but the reward is incredible. Inside, you’ll find a Byzantine-era church, adding a fascinating historical element to the site. The rock formations, natural lighting, and humidity create an almost mystical experience.

One of the highlights is the glass observation platform, which provides a fantastic view of the caves from above. Walking on it can feel a bit nerve-wracking, but it’s worth it for the panoramic scenery.

I initially didn’t know there was an elevator for the way up, so I struggled with the climb back. If you visit, I highly recommend using the elevator to save energy!

A great bonus is that you can enter with the Museum Pass, making it even more convenient for those exploring historical sites in Turkey.

Overall, this place is absolutely worth visiting, but be prepared for some physical effort. Wear comfortable shoes, bring water, and take your time exploring. A must-see destination for nature lovers and history...

Cehennem obruğu cam terastan gorulebilmektedir. Oldukça derin. Cennet obruğuna ise merdivenlerden 2 parça halinde inilmektedir. İlk merdivenlerden inip asansörün yanına gelince insan önce geldiğini zannediyor fakat bir o kadar daha inmesi gerekiyor. Ayrıca merdivenler simetrik değil yukseklikleri birbirine eşit değil inerken dikkat edilmeli. Kilisenin yanına gelince merdivenlere ayrıca kaymayı engellemek için ipler ile daha güvenli hale getirilmiş yinede dikaktli olmak gerekli.

Kiliseden aşağıya doğru inerken sıcaklık hissedilir derecede düşüyor ve manzara inanılmaz güzel bir sekilde sözleri bekliyor.

Yürüme yada merdiven inmede problemi olanların inmemesini tavsiye ederim. Geri dönüş ise Kilisenin biraz üst tarafında asansör mevcut.

Cennet ve Cehennem Çökükleri veya Cennet ve Cehennem Obrukları, Silifke ilçe merkezine 25 km mesafede Antik Narlıkuyu Limanının 2 km kuzeybatısında, Korykos'un (Kızkalesi) 5 km batısında yer almaktadır. Yer altı sularının uzun yıllar boyunca kireç tabakasını eriterek içerisindeki suyun boşalması ile altı oyulan tavan yapısının çökmesiyle meydana gelmiş doğal obruk oluşumlardır.

Cennet obruğu bir yeraltı deresinin yol açtığı kimyasal erozyonun etkisiyle tavanın çökmesi sonucu meydana gelmiş büyük bir obruktur. Elips biçimindeki ağız kısmı çapları 250 ve 110 metre olup derinliği 70 metredir. Obruk tabanının güney kısmında yaklaşık 200 m. uzunluğunda ve en derin noktası 135 m. olan bir mağara girişi ve bu mağaranın ağzında küçük bir kilise bulunmaktadır.[2]

Kilisenin giriş kapısı üzerindeki 4 satırlık kitabede, bu kilisenin V. yüzyılda Paulus adında dindar bir kişi tarafından Meryem Ana'ya ithafen yaptırılmış olduğu yazılmaktadır. Cennet çöküğünün içine her biri oldukça geniş 452 basamaklı taş bir merdivenle inilir. Kiliseye 300. basamakta varılır. Kiliseden sonraki mağaranın bitim noktasında mitolojik bir yeraltı deresinin sesi duyulur.

Bir çöküntü obruğu olup, Miyosen döneminde oluşmuş sığ denizel kireçtaşı katmanları içinde karstik süreçler sonucunda oluşmuştur. Obruğun kuzey yamacı, oldukça diktir. Obruk, kapalı bir karstik mağara sistemi içinde bulunan bir galerinin tavanının çökmesi ile gelişmiştir. Bir yer altı akarsuyu da diyebileceğimiz bu sistem günümüzde faaliyetine devam etmekte ve akarsu yolu üzerinde oluşmuş Cehennem çukurunun taban yüzeyi altından geçmektedir. Narlıkuyu arazisinin derinliklerinden, karstik kaynaklar şeklinde Akdeniz'e karışmaktadır.

Obruk tabanına inen merdivenli yolun bitimine yakın bir yerde, Helenistik dönemden kalma bir Zeus Tapınağı vardır. Dor düzeninde yapılmış olan Tapınağın kuzey duvarındaki insutu durumunda olmayan taşlara Hellenistik ve Roma dönemlerinde görev almış 130 din adamının adları yazılmıştır. Tapınak Hristiyanlık döneminde kiliseye çevrilmiştir. Tapınağın güney kısmının duvarı mevcut değildir.

Merdivenli yolun da bu dönemden kaldığı sanılmaktadır. Rahatlıkla obruğun tabanına kadar inilir. Bu yüzeyin zeminle kontakt yerinde, yeraltından geçen akarsuyun sesleri, kolaylıkla duyulabilmektedir. Dibe inmeden hemen önce yukarı çıkan bir asansör vardır.

Yaklaşık 110 m derinliğine sahip olan cehennem çukuru, Cennet Obruğu'nun oluşumuna yol açan bir karstik yeraltı akarsuyunun, yine açmış olduğu bir yeraltı mağara sistemi tavanını aşındırıp, çökmesi süreci sonucunda oluşmuştur. Cehennem çukurunun ağız çember çapları 50 m ve 75 m, derinliği 110 metre. Kenarları içbükey olduğu için içerisine inilememektedir.[2] Obruğun tabanından, batıdaki Cennet Obruğu'nun altına yönelen bir yeraltı akarsuyu geçmektedir. Cehennem çukuru kenarları iç bükey olduğu için ve Cennet çöküğüne göre daha dar ve dik olmasından dolayı tabanına inmek mümkün değildir, özel dağcı ipi veya sert merdivenle inilip çıkılabilir. 2021 yılında Cehennem obruğunun daha iyi gözlenmesi adına camdan seyir terası yapılmıştır.

Yunan Mitolojisine göre Zeus alevler kusan yüz başlı ejderha Typhon’u buradaki bir kavgada yendikten sonra onu Etna Yanardağı'nın altına sonsuza dek kapatmadan önce bir süre Cehennem...