Malabadi Köprüsü Evliya Çelebiye göre bu köprü, Abbasiler dönemine ait bir mimari şaheserdir. Abbasi hanedanına mensup zengin bir tüccarın, hayrat için köprüyü yaptırdığı Seyahatname'de anlatılır. Ancak, Artukoğulları Beyliği dönemine ait olduğu ve Artuk'un torunlarından ilgazi oğlu Timurtaş tarafından 1147 yılında yaptırıldığı da söylenmektedir. Mostar Köprüsü'nün ikizi olarak kabul edilir. Tek kemerli olan bu köprünün içine iki yoldan girilir, içinde insanların dinlenmesi, yatması ve dış tehlikelerden korunması için odalar yapılmıştır. Ulaşımı sağlamakla birlikte birçok fonksiyonu olan bu sanat harikası köprü, Batman'a yolu düşenlerin mutlaka görmesi gereken bir eserdir. Silvan-Bitlis yolunda ve Batman Çayı üzerindedir; iki yana eğimli ve kuzey-güney yönünde uzanan köprü, 38,60 metre açıklıktaki tek bir sivri kemer gözünden ibarettir. Köprü uzunluğu yaklaşık 150 metre olup, tabliye genişliği 7.20 metredir.Yüksekliği, su seviyesinden kilit taşına değin 19 metredir. Renkli taşlarla inşa edilmiş, onarımlarla günümüze kadar ulaşmıştır. Malabadi Köprüsü, dünyada taş köprüler içerisinde kemeri en geniş olandır. Köprü, Diyarbakır il sınırları içerisindedir. Kemerin her iki yanında, iç tarafta kervan ve yolcular tarafından, özellikle kışın zorlu günlerinde barınak olarak kullanılan iki oda bulunmaktadır. Köprü nöbetçileri tarafından da kullanılan bu odaları daha önceleri dehlizlerle yolun dipleri ile bağlantılı olduğu, gelen kervanların ayak seslerinin bu dehlizler vasıtası ile daha uzaklarda iken duyulduğu söylenir. Evliya Çelebi, Seyehatnamesi’nde köprüden “Malabadi Köprüsü'nün altına Ayasofya'nın kubbesi girer.” Diye bahsetmiştir. Köprünün iki tarafında kale kapıları gibi demir kapıları vardır. Bu kapıların içinde sağ ve solda köprünün temeli beraberliğinde kemerin altında hanlar vardır ki gelip geçene, sağdan ve soldan geldikleri vakit misafir olurlar. Köprünün kemeri altında birçok oda vardır. Demir pencereler şahneşinlerine misafirler oturup kemerin karşı tarafındaki adamlarla kimi sohbet eder, kimi ağ ve oltalarla balık avlarlar. Bu köprününn sağ ve solunda da nice pencereli odalar vardır. Köprünün sağ ve solundaki bütün korkuluklar Nahcivan Çeliği'ndendir. Ama demirci ustası da var kudretini sarf ederek bir tur sanat kafesli korkuluklar yapmış ve doğrusu elinin ustalığını göstermiştir. Doğrusu, ustad mühendis var kuvvetini sarf ederek bu köprüde öyle sanatlar göstermiştir ki, bu işçiliği geçmiş mimarlardan hiç birisi göstermemiştir. Albert Gabriel de köprü için şöyle demektedir: "Modern statik hesabının olmadığı devirde bu açıklıkta o zaman için böyle bir eser hayranlık ve takdiri muciptir. Ayasofya'nın kubbesi köprünün altına rahatlıkla girer. Balkanlarda, Türkiye'de, Orta Doğu'da bu açıklıkta, bu yaşta...
Read moreIf you're interested in history and amazing architecture, you have to see the Malabadi Bridge. It's a huge stone arch bridge that crosses the Batman River near Silvan, and it's truly a sight to behold. Built back in the 12th century, this bridge is a masterpiece of Artuqid engineering. It has the widest stone arch span in the world for a bridge of its kind, which is incredible when you think about the time it was built. You can even see some old carvings and figures on the stone! The bridge isn't used for traffic anymore, but you can walk on it and really get a feel for its history. There's a new bridge right next to it, so it's easy to get a great view. It’s a powerful reminder of the area's rich past and a fantastic photo...
Read moreResterasyon olarak çok başarılı değil. Malabadi Köprüsü'nün tarihçesi, adının kökeni ve anlamı hakkında detaylı bilgiler şöyledir: Tarihçesi: İnşa Dönemi: Köprü, 1147 yılında, Artuklu Beyliği döneminde, Timurtaş Bin-i İlgazi tarafından inşa edilmiştir. Mimari Özellik: Dünyadaki taş köprüler arasında kemeri en geniş olan köprüdür. Ana kemer açıklığı yaklaşık 40,86 metredir. Uzunluğu yaklaşık 150 metre, eni ise 7 metredir. Su seviyesinden kilit taşına kadar yüksekliği 19 metredir. Renkli taşlarla inşa edilmiştir. Önemi: Evliya Çelebi ve Fransız mimar Albert Gabriel gibi isimlerin övgüyle bahsettiği, Türk mimarisinin önemli şaheserlerinden biri olarak kabul edilir. Evliya Çelebi, "Ayasofya'nın kubbesi köprünün altına rahatlıkla girer" demiştir. Konum: Diyarbakır'ın Silvan ilçesi sınırları içerisinde, Batman-Silvan yolu üzerinde yer almaktadır ve Dicle Nehri'nin önemli kollarından biri olan Batman Çayı üzerinde kurulmuştur. Günümüz: Onarımlarla günümüze ulaşmış ve 2016 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi'ne dahil edilmiştir. Adının Kökeni ve Anlamı: Kökeni: Malabadi adını, Mervaniler'in kurucusu olan Bad'dan almıştır. Ayrıca köprünün bulunduğu bölgede yaşayan Badıkan Aşireti'nin köklerinin de Bad'a dayandığı belirtilmektedir. Anlamı: Malabadi, Kürtçede "Bad'ın evi" veya "Bad'ın mülkü" anlamına gelmektedir. Efsanevi Köken: Köprünün adının kökeniyle ilgili dilden dile dolaşan bir de efsane bulunmaktadır. Bu efsaneye göre, Bad adında bir genç, nehrin karşı kıyısındaki sevdiği kıza kavuşmak isterken kız nehrin sularında boğulur. Bu trajedinin ardından Bad, bölgenin beyinden bir köprü yapılmasını ister. Köprünün yapımının bir kısmını bey üstlenir, geri kalanını ise Bad tamamlar. Köprünün adı da Bad'ın anısına "Malabadi" (Bad'ın evi) olarak kalır. Başka bir hikayede ise, Bad ile Silvan Bey'i arasında iddia sonucunda köprüyü tamamlayan Bad'ın anısına ad verildiği ve hatta köprüde kesik el figürünün olduğu anlatılır, ancak bu hikayelerin mevcut köprüyle ilgisi olmadığı...
Read more