Atça Parkı — Attraction in Sultanhisar

Çok doğal harika bir yer Atça. Kurtuluş Savaşı'nda Yunanlılar tarafından yakılan Atça, harap ve zevksiz bir görünüm içindeydi. Buraya yeniden bir düzen vermek gerekliydi. Ama nasıl?... Yanmış, kül olmuş bir kasaba... Yanmış binaların temellerinin üzerine yeniden yapmayı düşündükleri evler için çalışan halk...

Yıl l924. Mühendis Abdi Hıfzı Bey ve Fen Memuru Halil Efendi bugünkü imar plânını hazırlamıştı.Bu proje bir Paris modeliydi. Peki,nasıl uygulanacaktı? İşte mesele bunda... Atçalıların zaten her şeyi yanmıştı. Bir de bunun üzerine yanmış evlerini de yıkacaklardı. Halk karşı çıktı. O günlerin Belediye Başkanı Hafız Nuri KARA'dan davacı bile oldular. Ama o ,hakim huzurunda şunları savunmuştu: "Ben , bugün bu uygulamayı yaptırmakla, belki köylümün yuvasını yıkmaktayım. Ama şurası bir gerçektir ki, bu plân bugün uygulanamazsa, yarın yeni binaları yıkmak,daha zor olmayacak mı? Ben, bugünü değil, yarını düşünüyorum. Beyler! Biz kurulmuş düzenleri yıkmıyoruz, yeni bir düzen kurmaya çalışıyoruz." (1) İmar plânı 1924 yılında hazırlanarak,1926 yılında işte bu güçlüklerle uygulanmıştır. Yıllar geçmesine rağmenTürkiyede buna benzer bir imar plânı mevcut değildir. İşte küçük Paris... ...

atca nazilli aydin yolu uzeri 14. Kim de atcali kel memed adli karakterle meshur olmus bir kasaba. Atçalı Kel Mehmet Efe, Aydın'ın Atça kasabasında fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş ve genç yaşında dağa çıkarak zeybek olmuş, daha sonra da 1829-1830 Aydın İhtilali olarak anılan harekete önderlik etmiştir. Aydın-Sultanhisar'a bağlı Atça beldesinin kent planı, Paris'ten esinlenerek yapılmis.Abdi Bey'in, Atça'nın planını çizerken Paris'in planından esinlendiğ ifade ediliyor. Ben etkilandig.sevimli but kasaba sehir parki bakimsiz Fakat cayi guzel. cikista yet Alan gonul hani adli mekanin kahvaltisini...

Doğa ile iç içe bir yer, yemyeşil ormanları, serin suları ve temiz havası ile göz kamaştırıcı bir güzellik sunar. Kuşların cıvıltısı, suyun akışı ve doğanın tüm sesleri arasında huzur dolu bir atmosfer oluşur. Böyle bir yerde yürüyüş yapmak, bisiklete binmek ya da piknik yapmak insanı kendine getirir, stresten arındırır. Yeşillikler içindeki sessizlik, günlük hayatın karmaşasından uzaklaştırır ve ruhu dinlendirir. Doğa ile iç içe olan bu yer, kendine has özellikleriyle herkesi cezbeder ve unutulmaz...