Yumuktepe - Mersin
Arkeoloji dünyasında ayrı bir önemi bulunan ve Neolitik Çağ’dan günümüze kadar kesintisiz yerleşim görmüş olan Yumuktepe, kent merkezinin yaklaşık 1 kilometre kadar kuzeybatısındaki Demirtaş Mahallesi’nde yer almaktadır. 1937 yılında John Garstang ve ekibinin burada incelemeler yaptıkları sırada, höyüğün batısında yer alan Müftü Deresi’nin tahrip etmiş olduğu kesitlerde Neolitik Dönem’e ait aletlere rastlamalarıyla, höyükte kazı yapmaya karar vermişlerdir. Aynı yıl başlatılan kazı çalışmalarına 1939 yılında ara verilmiştir. Daha sonra 1946-1947 yıllarında bilimsel kazı çalışmalarına tekrar başlamışlar ancak devam ettirememişlerdir. Günümüzde görüldüğü üzere höyük üzerinde teraslar açılarak yapılan ağaçlandırma çalışmalarının yanı sıra yanından geçen Müftü Deresi’nin zaman içerisindeki taşkınları nedeniyle bütün kazı alanlarını ve tabakaları yok eden tahribatlar olmuştur. Yine höyük üzerine yapılan bir takım mimari uygulamalarla tahribatlar daha da yoğunlaşmıştır. Bu uygulamalar yapılırken höyükten çıkan taşlarda kullanılmıştır.
1993 yılında Kültür Bakanlığı ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Veli Sevin başkanlığında yeniden başlatılan kazı çalışmaları 2001 yılından beri Lecce Üniversitesi’nden Dr. Isabella Caneva tarafından devam ettirilmektedir. Bu kazı çalışmaları sonucunda Garstang’ın tespit ettiği 33 tabakanın gerçekte iki katı olabileceği ileri sürülmüştür. Daha çok Prehistorik Çağ yerleşmeleri ile tanınan Yumuktepe’nin her ne kadar İslami tabakaları park yapımı sırasında tahrip olsada, 10-13. yüzyıllarda en az üç yapı katı halinde, surlarla güçlendirilmiş önemli bir merkez olduğu ortaya çıkmıştır. Arkeobotanik analizler Akdeniz’de zeytinin ve incirin ana vatanının bu bölge olduğu, üzümün ise daha geç dönemde geldiği gibi ilginç bulgular vermiştir. İ.Ö. 7000’den itibaren ticaret yolları saptanırken imalat teknolojisindeki gelişme ortaya çıkartılmaya başlanmıştır. İ.Ö. 5000’den itibaren ise höyük tepesinde surlarla kuşatılmış stadel, eteklerde ise evlerin teraslar üzerine yerleştirilmiş olduğu görülmüştür. Yumuktepe’nin Kalkolitik Dönem’den sonra çevresi surlarla kuşatılmıştır. Hitit İmparatorluk zamanında da güçlü duvarların yapıldığı anlaşılmıştır. Bu duvarlar İ.Ö. 1200 yıllarına kadar kenti korumuştur. Kent bu dönemde büyük bir yangınla son bulmuştur. Son derece zengin kazı buluntuları Mersin Müzesi’nde sergilenmektedir....
Read moreAnadolu'nun en eski yerleşim yerlerinden biridir. Sistemli arkeolojik kazılar İngiliz John Garstang başkanlığında 1936-1937 yıllarında yapılmıştır. II. Dünya Savaşının başlaması nedeniyle ara verilen kazılar 1946 da yeniden başlanıp 1947 de sonuçlanmıştır. 1992 yılında Istanbul Üniversitesi ve Roma Üniversitesi işbirliği ile hazırlanan Yumuktepe Arkeolojik Kazısı 1993 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Yaklaşık 15 yıl sürecek kazı çalışmaları yaz aylarında sürdürülmektedir. Yumuktepe'de ilk yerleşme Neolitik dönemde başlamış ve kesintisiz olarak kalkolitik, Tunç, Hitit, Bizans ve islami devirlerde de devam etmiştir. 33. ve 25. katmanlar arası Neolitik döneme aittir. Bu dönemde taş temelli evler, yün eğirmeye yarayan kirmenler, bakır oltalar, obsidyen ve akmak taşından yapılmış araçlar, taş mühür, ok uçları, dokumacılıkta kullanılan ağırsak, çanak, çömlekler bulunmuştur. 29 ila 13. katmanlar ise Kalkolitik dönemi kapsar. Yapı tipleri taş temelli evler ile yuvarlak temelli silolardır. Son Kalkolitik dönemde savunma duvarlarıyla çevrili köy tipi yerleşime geçilmiştir. Askerlerin oturduğu sura bitişik evlerde fırın, yerel kaplar, temellerin altında seramik ve özel eşyalı mezarlar vardır. Orta Tunç çağı ise 12. ve 9. katmanlar arasında ve M.O 2000-1500 e tarihlenir. Bıçak, mızrak, mühür, kadın heykelciği, ayaklı kadeh ve gaga ağızlı testicikler bulunmuştur. Hitit dönemi ise 7. ve 5. Katmanlar arasında ve M.O 1500-1200 e tarihlenir. Sur duvarları testere biçimindedir, evler sokaklar vardır. En üst katlar Grik, Bizans ve islami dönemi kapsar. Grek katmanında Kıbrıs tipi seramik Bizans ve islami katmanda ise sırlı seramik bulunmuştur. Höyüğün 2.5 metre derinliğinde bulunan bir kale harabesi Boğazköy'de bulunan kale harabesinin küçük bir örneği olup, Poligonal tarzda inşa edilmiştir. Yumuktepe'den çıkarılan yüzlerce eser, Mersin Müzesinde...
Read moreYumuktepe, günümüzden 9 bin yıl kadar önce Neolitik çiftçiler tarafından kurulmuş.
Yumuktepe Höyüğü Yumuktepe Höyüğü Yıllar içerisinde gelen yerleşimler ile 23 metre kadar yükselen tepe üzerinde yollar inşa edilmiş. Höyüğün, tarımsal ürünler ve tekniklerin Anadolu’dan Avrupa’ya yayılmasında kilit bir rol oynadığı düşünülüyor. Teraslı evler ve kalıntılarla birlikte karışık bir tabakalanmanın oluştuğu kent, Orta Çağ’a kadar önemini sürdürmüş. Doğal kaynaklar ve ulaşıma elverişli yapısı ile ticarette avantajlı konuma gelen Yumuktepe, Doğu Akdeniz ve diğer Akdeniz ülkeleriyle sıkı bir ilişki içerisindeydi.
Dünyada tarımın ilk yapıldığı yerler arasına adını yazdırmayı başaran Yumuktepe’de, binlerce yıl öncesine dair buğday ve zeytin yetiştiriciliği ile ekmek üretiminin izlerine rastlanıyor. Günümüzde sadece yaz aylarında sürdürülen kazı çalışmaları ile Anadolu coğrafyasına ait birçok bilinmeyene ışık tutulması amaçlanıyor. (2 .çevreyolu altı müftü deresi kenarında tarihi bir yer ancak zamanında talan edilmiş özellikle yurtdışından birçok arkeolog kazı yapmak için buraya geliyor...
Read more