Ongözlü Bridge — Attraction in Yenişehir

Tigris Bridge is a historical bridge located on the Tigris River in the Sur district of Diyarbakır. It is known as the Ten-Eyed Bridge by the local people because it has ten openings, while it is also called the Silvan Bridge in some sources because it is located on the route of the old Silvan road.[1] It is located at the junction of the secondary road, which comes from Diyarbakir and continues to Mardin (old Mardin road), then leaves to the east, at the point connecting the center of the city with the town of Bagivar and the surrounding villages, 3 kilometers from the city center.[1] There are different types of opinions regarding the date of the first construction of the bridge. Some of these opinions suggest that there was a bridge at the current location of the bridge, also in antiquity.[2] The closest and most accurate date of the bridge, known as the year of construction, which is considered to have been partially or completely destroyed and rebuilt several times, is noticeable from the inscription located on the bridge.[2] According to the inscription, it was built in 1065 during the...

Görmeden geçmeyin

On Gözlü Köprü (yerel adıyla Dicle Köprüsü), Diyarbakır’da, tarihi Dicle Nehri üzerinde yer alan, bölgenin en önemli yapılarından biridir. Şehrin kültürel mirası ve mimari dokusunun bir parçası olan köprü, aynı zamanda halk arasında sevilen bir buluşma noktasıdır. İnşa edildiği dönemden beri hem ticaret yollarını bağlayan stratejik bir geçiş noktası hem de sanatsal bir yapıdır.

Tarihçesi

• 1065 yılında Mervanoğulları Beyliği döneminde inşa edilmiştir. • Bölgedeki köprülerden farklı olarak on adet gözü (kemeri) bulunmasından dolayı halk arasında On Gözlü Köprü olarak adlandırılır. • Yüzyıllar boyunca birçok medeniyetin kullanımına hizmet etmiş ve farklı dönemlerde onarımlar görmüştür. Bu nedenle, hem Selçuklu hem de Osmanlı mimari unsurlarını taşır.

Mimari Özellikleri

• Dicle Nehri’nin üzerine inşa edilen köprü, toplam 178 metre uzunluğunda ve 5.6 metre genişliğindedir. • Köprünün on kemeri farklı boyutlardadır ve her biri, nehrin debisine göre suyun akışını düzenlemek için özenle tasarlanmıştır. • Kesme taş kullanılarak yapılan köprü, hem estetik hem de dayanıklılığı ile dikkat çeker. • Üzerinde iki yaya şeridi bulunan köprü, günümüzde araç trafiğine kapalı olup yayalara açıktır.

Efsaneler ve Anlamı

• On Gözlü Köprü’nün kemerleri ile ilgili birçok efsane anlatılır. Bunlardan birine göre, her kemer, inşa edilirken bir dileğin tutulduğu gözlerden oluşur. • Bölge halkı arasında köprüyü yürüyerek geçmenin dileklerin gerçekleşmesine vesile olduğuna inanılır. • Köprü, Dicle’nin iki yakasını birbirine bağladığı gibi, halk için de dostluk ve birlik sembolüdür.

Günümüzde On Gözlü Köprü

• Köprü, hem Diyarbakır halkı hem de turistler için popüler bir ziyaret noktasıdır. • Köprünün çevresinde bulunan kafeler ve mesire alanları, özellikle hafta sonları yerli halkın vakit geçirdiği yerlerdir. • Nehir manzarası ile fotoğraf çekmek isteyenlerin uğrak noktasıdır ve ziyaretçilere doğayla tarihin buluştuğu bir atmosfer sunar. • Ayrıca, köprünün civarında düzenlenen çeşitli etkinlikler ve konserler bölgeye canlılık katar.

Ziyaret ve Öneriler

• Akşam saatlerinde köprüyü ziyaret etmek, Dicle Nehri manzarası eşliğinde keyifli bir yürüyüş imkanı sunar. • Fotoğraf çekmek isteyenler için köprünün kemerleri ve nehir, eşsiz kareler yakalamak için idealdir. • On Gözlü Köprü, hem doğa ile iç içe bir yürüyüş yapmak hem de tarihi bir yapıyı deneyimlemek isteyenlerin mutlaka görmesi...

On Gözlü Köprü, Diyarbakır’ın tarihi dokusunu ve kültürel zenginliğini yansıtan eşsiz bir yapıt. Köprüye ilk adım attığımda, beni karşılayan muhteşem manzara ve coşkulu insan kalabalığı oldukça etkileyiciydi. Köprünün üzerinde davul-zurna eşliğinde halay çeken gruplar vardı ve bu, ziyaretimi çok daha renkli ve unutulmaz hale getirdi. Halay çekenleri izlerken, bu tarihi köprünün ne kadar canlı ve kültürel bir alan olduğuna tanıklık ettim. Bölgenin kültürel zenginliği ve halkının samimi coşkusunu bu köprüde tam anlamıyla hissediyorsunuz. Müzik ve dans eşliğinde köprü üzerinde bir yürüyüş yapmak, köprünün tarihi dokusunu daha da derinlemesine yaşamanızı sağlıyor.

Köprünün yanı başında yer alan oturma alanları da oldukça keyifli. Bu alanlarda oturup, köprünün ihtişamını izlemek ve bölgenin doğal güzellikleri eşliğinde dinlenmek gerçekten huzur verici. Ağaçların gölgesinde oturup etrafı izlemek, suyun sesi ve davul-zurna eşliğinde insanların eğlenişini gözlemlemek bu deneyimi unutulmaz kılıyor. Özellikle kalabalık bir grupsanız, bu oturma alanlarında uzun sohbetler edip, Diyarbakır’ın tarihi atmosferini doya doya yaşayabilirsiniz. Ayrıca, oturma alanlarının düzenli ve bakımlı olması, burada vakit geçirmenin konforunu artırıyor.

Köprünün kendisi ise tarihi açıdan oldukça etkileyici. Taş işçiliği ve yapısındaki detaylar, On Gözlü Köprü'nün sadece bir ulaşım noktası değil, aynı zamanda bir mimari şaheser olduğunu gösteriyor. Yüzyıllar boyunca ayakta kalan bu köprü, Diyarbakır’ın tarihine tanıklık etmiş ve bu zengin mirası bugüne kadar taşımış. Göz alıcı kemerleri ve çevresindeki doğal güzellikler, köprüyü ziyaret edenlere adeta bir zaman yolculuğu sunuyor. Tarihi köprünün üzerine çıkıp, oradan Dicle Nehri'nin akışını izlemek ve bu ihtişamlı yapının üzerindeki kültürel etkinliklere tanıklık etmek gerçekten eşsiz bir deneyim.

On Gözlü Köprü’nün en güzel yanlarından biri de, yerel halkın burayı bir araya gelme ve eğlenme noktası olarak kullanması. Özellikle davul-zurna eşliğinde yapılan danslar ve halaylar, köprüyü sadece tarihi bir yapı olmanın ötesine taşıyor. Bu durum, köprünün aynı zamanda bir sosyalleşme alanı olduğunu ve kültürel zenginliklerin yaşatıldığı bir yer olduğunu gösteriyor. Ziyaret sırasında bu tür etkinliklere tanık olmak, köprünün canlılığına ve halkın misafirperverliğine...