İbrahim'in Yeri Bolu Dağı Et Mangal ve Yöresel Kahvaltı — Restaurant in Kaynaşlı

I recently visited Ibrahim’s Bolu Mountain Garden Restaurant, and it was a wonderful experience. The food was absolutely fantastic. The highlight was the ‘Cizik’ meat, which was incredibly flavorful and tender. Alongside, I tried the saffron tea and rice pudding (sutlac), and both were delightful. The saffron tea had a unique taste that complemented the meal perfectly, and the rice pudding was creamy and satisfying.

The service was quick, respectful, and attentive, adding to the overall quality of the experience. The staff made sure we had everything we needed without delay, which was impressive.

The atmosphere was warm and authentic, with an inviting and traditional feel that made the whole dining experience even more enjoyable. It truly felt like a cozy mountain escape. I highly recommend this place to anyone looking for a unique and memorable dining...

Bu mekana verilen iyi yorumlara güvenip ailecek gittiğimiz bir mekandı. Annemlere 2 kuzu kavurma aldık görsellerle hiçbir alakası yoktu. Yemeği yaklaşık 20dk bekledik sadece bu değil keşke beklediğimize deyseydi.görsellerle hiçbir alakası yoktu yağ oranı etten daha fazlaydı , ayrıca lezzetsizdi. Sadece bununlada kalmadı. Kendime ise tavuk şiş söyledim siparişim mekan o kadar da kalabalık olmasına rağmen gelmek bilmedi... Annemler yemeklerini bitirdiğikten sonra yaklaşık 1 saat daha bekledik bu süre zarfında da garsonlara yaklaşık 4 kez siparişimi sorduk. Her seferinde hazırlanmakta olduğunu söylediler tavuk şişin bu kadar uzun saatte piştiğini hiç görmedim. En sonunda kalkmaya karar verdik ne şanssa biz kalkıcakken tavuk şişyanında bir dilim lalvaş ve 1 domates ile geldi yanında başka mekanlarda olduğu gibi pilav olamsını bekliyordum ama beklentim iyice düştüğünden çok ta umursamadım.Çünkü sonunda gelmiş olması bile büyük bir şaşkınlıktı. geç kaldığımızdan dolayı paket olmasını istedik . (Bursa'dan Ankara'ya giderken güzel yermiş diyip boluya da girmiştik yolcu olduğumuzu belirtmiştik) paketleme yemeği getirmeleri gibi geç sürmedi. Arabada yemek için kutuyu açtığımda ise yufkanın üstüne tavuk parçaları tabaktan olduğu gibi boşaltılmıştı. Ayrıca nezalet gereği bir plastik çatal bile koyma zahmetine girilmemişti. Birdaha asla gelmiceğim bir mekan ayrıca garsonların çoğu asık suratlı ve ilgisizdi bunu yukarıda yazdığım üzerede anlayabilirsiniz. Kimsenin kimseden haberi yok. Atmosfere iki vermemin sebebi ise mekanın dışında bir alanda besleyebildiğimiz bir küçük tatlı keçilerdi. DÜZENLEME yapıyorum çünkü yanıltıcı olduğunu söylwmişsiniz ben size geldiğim tarihi belirtmemiştim ancak şimdi belirtiyorum tekrar bakın kamera kayıtlarınıza 3 AĞUSTOS PAZAR GÜNÜ AKŞAM YEMEĞİ için ordaydık oturduğumuz masa aşağıda resmini verdiğim ve işaretlediğim masa eğer görüntüyü ekleyemediysem içeri mekanda keçilere an yakın masa camın dibi tekrar bakıp bi özürünüzü bekliyorum. Siparişimin gelmediğini...

Ankara'ya dönüşte akşam yemeği için okul gezisinde uğradık. Ben masaya geçip eşyalarımı bırakıp lavabo ve mescide uğradım. Lavabo ve tuvaletler çok temizdi. Geldiğimde henüz hiçbir şey sipariş etmememize rağmen masaya çorbalar konmuş ve soğumuştu. Çocuklarım uykulu olduğu için ve çorba içmedikleri için masaya gelen 2 çorbanın alınmasını istedim ve diğer iki çorbayı soğuk soğuk ayıp olmasın diye içtik. İçilmeyen iki çorbayı defalarca söylememe rağmen masadan almadılar. Epey uğraş sonunda genç bir çalışana zorla masadan aldırabildim. Köfteler yoğunluktan olabilir çok geç geldi. Masada basit sıradan salata ve kaymaklı büyük bir tabak yoğurt vardı. Köfte yanında pişmiş bir çeyrek domates közlenmiş bir acı yeşil biber vardı. Toplamda iki köfte iki ayran siparişle yemeğimizi bitirdik. Bize sorulmadan masalara konan az çorbalar( az çorba olmasına rağmen bizde az- normal çorba ayrımı yok hepsi aynı fiyat dendi) yoğurt ve salata da her biri ayrı ayrı ücretmiş. Su içmedik garson su ilave etmiş hesaba. Hesaplar baştan yapıldı. Ve hala biz çorbadan masaya koydukları yoğurttan ve salatadan para aldıklarını bilmiyorduk.(ilk defa rast geldiğim için bu durum beni çok şaşırttı). Parsiyonu 390 TL olan iki köfte 2 ayran 2 az çorbaya( az-çok fiyat ayrımı olmayan çorbalar biz söylemeden masaya geldi) ekstra paralı olduğunu bilmediğimiz yoğurt ve salataya 1280 TL hesap ödedim. Belki de yoğunluktan kaynaklanan ilgisizlik ve yelekli suratsız şef garson can sıkıcıydı. Kısaca manzarası güzelmiş ama karanlıkta onda da olduğumuz bu mekana uğramazsanız pek bişey kaybetmezsiniz. Telefondan NFC ile temassız ödeme yapıldığını bilmeyen garson arkadaşa da ayrıca selamlar. Son olarak bana kalırsa otobandan hiç çıkmadan Ankara'da herhangi bir lokantadan ikramı bol bir yerden yemek yemenizi tavsiye ederim....