A beautiful journey, but not the easiest without a car. First, you need to reach Kumluca, then take a minibus to Mavikent — it leaves every 30 minutes past the hour. From Kumluca to Karaöz, there are only two rides a day: at 12:30 and 18:30. The return from Karaöz to Kumluca is around 13:00 and 19:00. The ticket costs 75 TL.
Taxis are almost impossible to find, but some bus drivers may help — for an extra fee. Once in Karaöz, you can try hitchhiking to Korsan Koyu (Pirate Bay), or just start your walk. From Pirate Bay, it’s a 1.5–2 hour hike to Gelidonya Lighthouse, with breathtaking views all the way.
The last 2 km is the hardest — a steep, rocky uphill trail — but the view from the top is more than worth it. On the way down, don’t miss the fresh pomegranate-orange juice from the Fresh Juice of Ersoy abi. It’s the perfect reward for the journey.
I left a piece of my heart here and I will be come back...
Read moreGelidonya Feneri, Antalya’nın Kumluca ilçesi yakınlarında, Likya Yolu üzerinde yer alan ve Türkiye’nin en yüksek deniz feneri olma özelliğine sahip tarihi bir yapıdır. Toros Dağları’nın Akdeniz’e uzanan sarp yamaçları arasında konumlanmış bu fener, nefes kesen manzarası ve doğal çevresiyle hem tarih hem de doğa tutkunlarının ilgisini çekmektedir.
Genel Bilgiler • Konumu: Gelidonya Feneri, Taşlık Burnu olarak bilinen bölgededir ve çevresinde Beş Adalar adı verilen küçük adacıklar yer alır. • Yüksekliği: Denizden yaklaşık 227 metre yükseklikte, kayalık bir tepe üzerine inşa edilmiştir. • Yapım Tarihi: Fener, 1936 yılında inşa edilmiştir ve hâlâ aktif olarak çalışmaktadır. • Erişim: Gelidonya Feneri’ne ulaşmak için genellikle yürüyüş tercih edilir. Fener, Likya Yolu üzerinde olduğu için özellikle trekking yapanların rotasına dahildir.
Mimari ve İşlev • Taş Yapı: Fener, yöreye özgü taşlardan inşa edilmiş olup sade ama dayanıklı bir tasarıma sahiptir. • Aydınlatma: Fenerin ışığı, gemicilere yol göstermek için Akdeniz’in karanlık sularında 15 deniz mili uzaklığa kadar ulaşır. • Stratejik Önemi: Beş Adalar çevresindeki tehlikeli sığlıklar ve kayalıklar nedeniyle fener, denizciler için hayati bir rehberdir.
Doğal Güzellikleri Eşsiz Manzara: Gelidonya Feneri, Akdeniz’in masmavi sularıyla çevrili Beş Adalar manzarasına karşı konumlanmıştır. Güneşin doğuşu ve batışı, burada izlenmesi gereken en büyüleyici anlardan biridir. Likya Yolu: Dünyanın en güzel trekking rotalarından biri olan Likya Yolu üzerindeki fener, doğa yürüyüşçüleri için popüler bir mola noktasıdır. Doğal Çevre: Bölge, çam ormanları, kekik kokulu yamaçlar ve yaban hayatıyla çevrilidir. Gelidonya Feneri’ne ulaşırken doğayla iç içe bir yürüyüş yapılabilir.
Övgü ve Önemi • Tarihi ve Denizciliğe Katkısı: Gelidonya Feneri, sadece Türkiye’nin en yüksek deniz feneri değil, aynı zamanda denizciler için kritik bir rehberdir. • Doğa ile Uyum: Tarihi yapısı ve doğal çevresi, insanın doğa ile uyum içinde yaşayabileceğini gösteren harika bir örnektir. • Likya Yolu’nun İncisi: Likya Yolu üzerinde yer alan Gelidonya Feneri, bu ünlü trekking rotasını daha da çekici hâle getiren bir duraktır. • Fotoğrafçılar İçin Cennet: Fener, eşsiz konumu sayesinde hem profesyonel fotoğrafçılar hem de amatörler için büyüleyici bir çekim noktasıdır.
Gelidonya Feneri, tarihin, denizcilik mirasının ve doğanın birleştiği eşsiz bir yer olarak ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Yolunuz Akdeniz’e düşerse, bu muhteşem feneri görmek için bir yürüyüş yapmayı...
Read moreTarihiyle, coğrafyasıyla ülkemize değer katan bu güzel bölgenin pahalı biçilemez incisi Gelidonya Feneri... Bir insan ömrü hayatında bir defa da olsa buraya çıkmalı ve o güzel atmosferi yaşamalı... Geçmişte fenerde yaşayan Demir ailesinin yaşanmışlıklarını hissedebilmeli...
Buraya gelmeden önce yapılması gereken ilk iş fenerin ve fenerde görevli ailenin hikayesini öğrenmek olmalı... Hikayeyi bilerek buraya gelirseniz çok daha fazla güzel şey hissedeceğinize garanti veriyorum.
İkincisi, mutlaka altı kalın spor ayakkabı giymek ve zorlu yolculuk için uygun ve rahat kıyafetler giymek...
Üçüncüsü, yanınıza içecek su haricinde pek bir şey almamanızı öneriyorum. Yaz sıcağında bir yetişkin için en az 2 lt suya ihtiyaç olduğunu söylemeliyim.
Korsan koyunu yaklaşık 1 km geçtikten sonra orman yangını tehlikesinden dolayı yola giriş yasaklı (Ekim'e kadar) ve demir kapı kilitli... Aracı oraya park ettikten sonra fenere gidiş-dönüş yol yaklaşık 6-7 km'yi buluyor. Ortalama hızda gidiş-dönüş olarak yolda geçen süre yaklaşık 3, 3.5 saat... Yola koyulurken akşam karanlığına kalmamak için bunları hesaplamak gerekiyor; biz fenerin etrafında fazlaca oyalandığımız için son yarım saatimiz ormanın içinde zifiri karanlıkta geçti 😂
Araç yolu olan toprak yol (1, 1.5 km) yürüyüşün en kolay yeri; burası bittikten sonra sık orman tabakasının içindeki patika yola giriyorsunuz. Burada tırmanış başlamış oluyor. Patika yol dar ve yer yer ağaç dalları önünüzü engelliyor. Yaklaşık 1 km'lik tırmanış sonrası asıl en zorlu tırmanış yeri başlıyor... Yolun son 700-800 metresi çok dik. Ayrıca patika yol sivri taşlarla kaplı. Ayakkabınız iyi değilse ve altı kalın değilse çok zorlanıp acı çekebilirsiniz.
Nihayetinde zirveye ulaşıp o müthiş feneri ve manzarayı görüp ambiyansı yaşadığınızda ne yorgunluk kalıyor ne de acı... Yukarıda oturup dinlenebileceğiniz banklar var. Yanınıza aldığınız atıştırmalıkları yiyip içecekleri içip çok güzel dinlenebilirsiniz... Biz tam güneş batarken tepedeydik; ee tabi manzara harika oluyor ama hava karardığı için o yolu zifiri karanlıkta geri dönmek biraz ürpertici ve zor oldu... Tavsiyem sabah gün doğmadan çıkmak olur veya akşam gidilirse de güneş batmadan inişe geçmeniz olur.
Bir not da insanlara: YANINIZDA GETİRİP YİYİP İÇTİĞİNİZ ŞEYLERİ GERİ GÖTÜRÜN... DOLU OLARAK YUKARI ÇIKARABİLİYORSANIZ BOŞ OLARAK AŞAĞI...
Read more