Sinop Arkeoloji Müzesi - Sinop
Sinop'ta ilk müzecilik faaliyetleri 1921 yılında başlamıştır. Gerek etrafı surlarla çevrili ilin batısındaki nekropolünden gerekse şehir içindeki yapılaşma nedeniyle temel hafriyatlarından çıkarılan eserler, öncelikli olarak Mekteb-i İdadi' de muhafaza edilmeye başlanmıştır. 1932 yılında eser miktarının giderek artması sebebi ile burada bulunan eserler, Selçuklu Veziri Müinüddün Pervane tarafından yaptırılan (1262) Pervane Medresesi'ne nakledilmiş ve burada müzenin ilk çekirdeği oluşturulmuştur. 2001 yılında onarım ve yeni teşhir-tanzim çalışmaları nedeniyle geçici bir süre kapatılan müze çağdaş müzecilik anlayışı içerisinde onarımları gerçekleştirilerek 2006 yılı Nisan ayında tekrar hizmete açılmıştır.
Teşhir Salonları
Koridor: Bu alanda sol cephede yüksek podium üzerinde heykel başları ve heykeller sergilenmektedir. Teşhirde sırayla Sinope Karadeniz Ereğlisi arasında MÖ 4. yüzyılda yapılan bir antlaşmayı içeren taş kitabe sergilenmektedir.
Küçük Buluntular Salonu: Bu bölümde girişin sağını takip ederek, kronolojik bir sırayla, Sinop'ta bulunan İlk Tunç Çağından Bizans Çağı sonuna kadar bir dönemi kapsayan kap-kacak, madeni aletler, vazolar, pişmiş toprak heykelcikler, Serapis Mabedine ait pişmiş toprak mimari parçalar, cam eserler, mezar buluntuları ve benzeri eserlerin teşhiri yapılmaktadır. Bu bölümün ortasında zeminde, Meydankapı'da bulunmuş ve yedi adet Sanat Perisini ihtiva eden Mozaik Pano da teşhirin önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
Taş Eserler Salonu: Bu bölüm ölü kültüyle ilgili olup, Anadolu'nun en eski mezar steli örnekler (Arkaik Çağ) kronolojik olarak sergilenmektedir. Ayrıca bu bölümde yer alan ve bir mezar anıtına ait olduğu düşünülen mermer "Geyik Parçalayan Aslanlar" grubu ve bir denizciye ait Lahit görülmeye değer nadir buluntulardandır.
Amphora Salonu: 1994-2000 yılları arasında, Sinop Merkez, Karakum ve Demirciköy'de yapılan Türk-Fransız ortak kazılarında çok sayıda amphora üretim atölyeleri ve fırınları ortaya çıkarılmıştır. Kazılar Sinop'un Helenistik-Roma ve Bizans Çağında geçiminin büyük bölümünü amphora tuğla ve kiremit üreterek sağladığını ortaya koymuştur. Bu bölümde, Sinop'ta üretilmiş amphora örneklerinin yanı sıra, kazılardan elde edilen bilgiler doğrultusunda kısmen orijinal malzeme kullanılarak yapılmış bir Amphora Fırını teşhir edilmektedir. Ayrıca Sinop Amphoralarının ticari amaçlı yayılım alanını gösteren bir pano yer almaktadır.
Sikke Bölümü: Bu bölümde, Sinop'un ilk bastırdığı gümüş sikkelerden, şehir sikkelerinden, Ordu Definesi, Gelincik Definesi, Selçuklu Definesi ve Bizans Definesinden örnekler teşhir edilmektedir.
İkona Salonu: 19. yy'da İlimiz ve çevresinde bulunan kiliselerden günümüze kaldığı tahmin edilen ikonaların müzeye nereden ve ne zaman geldiği bilinmemektedir. Sinop İkonaları, kestane ağacından yapılmış panolara alçı sıvanarak, bazılarında da bez alçı bir arada kullanılarak üzerine boya ve altın yaldızla yapılmıştır. Bu ikonalarda İsa, Meryem, Yahya ve diğer Aziz kişilerle birlikte dinsel olaylar anlatılmıştır. Sinop İkonaları, 19. yy Rus Kiliselerinde ve Kıbrıs'taki Rum Kiliselerinde yer alan ikonalarla büyük benzerlikler göstermektedir.
Bahçe: Açık teşhirde genelde taş, mermer mimari eserler, mil taşları, mezarları, heykeller ve mozaikler...
Read moreMüze büyükçe bir bahçe içinde yer alıyor. Bahçesini, burayı müzenin açık hava bölümü olarak da nitelendirmek mümkün, para ödemeden ve müze kart olmadan gezmeniz mümkün ki bahçe binadan daha görkemli.
Bahçede serapis mabedinin kalıntıları bulunuyor, yeterli bilgilendirme yok, 1951 yılında ortaya çıkmış, sanırım çıktığı haliyle duruyor. Yine bu bölümde 1395de yapıldığı düşünülen bir de türbe bulunuyor. Müze bahçesinin bir kısmı mezar ve sair taşlara ayrılmış. Bahçenin Tapınağın da olduğu kısmında Sinop kalesinin bir minyatürü bulunuyor, aynı alanda küçük bir denizcilik alanı var, deniz şehitleri anıtının çevresinde çapalar, deniz topları sergileniyor ancak yeterli bilgilendirme yapılmamış.
Bina küçük, heykellerin bulunduğu bölüm ile ilerisinde şehirde bulunan vazolar, kap kacak, mezar buluntuları sergileniyor. Taş eserler bölümünde bulunan geyik parçalayan aslanlar mermer mezar anıtı sanırım müzenin en önemli parçası. Amphora salonunda kısmen orijinal malzeme kullanılarak yapılmış bir amphora fırını teşhir ediliyor. Yine şehre ait sikkeler de ayrıca sergileniyor.
Müzenin ikona bölümünde iki orijinal eser bulunuyor. Burada da yeterli bilgilendirme yok. Diğer eserlerin bir örnekleri asılı ve orijinalinin İstanbul Arkeoloji Müzesinde bakıma gönderildiği yazılı.
Sinop müzesini ükemizdeki müzecilik faaliyetlerinin ilk başladığı ile yakışır bulmadım. Modern müzecilik buraya hiç uğramamış. Bahçe bölümünde herhangi bir güvenlik önlemi yok. Biz saatlerce müzenin bahçesinde asırlık çınar ağacının altında oturduk, kimse ne yapıyorsunuz diye...
Read moreSinop Müzesi, Türkiye'nin Karadeniz sahilinde yer alan Sinop şehrinde bulunan tarihi ve kültürel eserlerin sergilendiği bir müzedir. Sinop Müzesi hakkında temel bilgiler: Tarih: Sinop Müzesi, 1901 yılında kurulmuştur. Türkiye'nin en eski müzelerinden biridir ve köklü bir tarihe sahiptir. Konum: Müze, Sinop şehir merkezinin güneydoğusunda yer alır. Şehrin tarihi ve turistik bölgelerine yakın bir konumdadır, bu nedenle ziyaretçiler için kolayca erişilebilir. Koleksiyon: Sinop Müzesi, bölgenin tarihi ve kültürel mirasını yansıtan geniş bir koleksiyona sahiptir. Müzede arkeolojik eserler, etnografik objeler, el yazmaları, tarihi belgeler ve daha birçok değerli eser bulunur. Bu eserler, bölgenin geçmişi ve kültürü hakkında bilgi verir. Önem: Müze, özellikle Sinop'un zengin tarihini anlamak ve keşfetmek isteyen ziyaretçiler için önemli bir kaynaktır. Burada sergilenen eserler, bölgenin antik dönemlerden günümüze kadar olan evrimini gösterir. Ziyaretçi Bilgileri: Sinop Müzesi, genellikle sabah saatlerinden akşam saatlerine kadar ziyaretçilere açıktır. Müzenin giriş ücreti ve öğrenci indirimleri gibi bilgilere önceden müzenin resmi web sitesinden veya yerel turizm kaynaklarından...
Read more