Otelde 19 Temmuz gecesi konakladık.
Sarımsaklı denizi ve kumsalı ile gerçekten çok güzel bir bölge ancak turizm işletmeleri belki de ülkemizin en kötü örneklerini burada gösteriyor.
Otele 7000 türk lirası civarında ücret ödeyip her şey dahil konseptinde konaklama yaptık ancak odanın kirliliği, küçüklüğü, küf ve nem kokusu, klimanın yetersizliği, yatakların kalitesizliği (özellikle resmen kirlilik abidesi idi yatak çarşafı ve yastıklar.) duşa kabinin küçüklüğü, sabun – tuvalet kağıdı olmayışı, odalar arası izolasyonun sıfır olması sebebi ile yan odadaki en ufak bir sesin dahi duyulması, balkonun kirliliği ve tehlikeli oluşu, yan bina ile dip dibe oluşundan bahsetmek isterim. Asansörler aşırı yavaş, kirli ve havasız.
Her şey dahil konseptine gelecek olur isek resmen oruç tuttuk. Firmada suyu sadece üç adet otomattan alıyorsunuz ki elektrik kaçağı var ve su sıcak. Ola ki canınız bir meşrubat çekti, içecekleri karton bardakta yarım doldurarak veriyorlar. Çayı ise kendiniz termostan dolduruyorsunuz. (tabi ki karton bardak. Su öyle sıcak ki eliniz yanıyor, taşımak için tepsi istiyorsunuz yok cevabı veriyorlar.)
Yemek alanında klima kapalı. Yemekler kalitesiz ve hijyen kurallarına uyulmuyor. Tabak, çatal – bıçak – kaşık grubu ise kirlilikte son nokta. Oturduğunuz masalar silinmiyor. Öğlen yemeğinde kuru ve lezzetsiz patates kızartması ve kupkuru hindi eti yemeğe zorlanıyorsunuz. Salatalar ve domateslerin üzerinde çamur var. Hayatımda ilk defa bayat turşu gördüm. Yoğurtlar sulanmış, ekmekler ulu orta herkes her ekmeği elle alıyor. Ola ki kuru ekmek yiyerek karnınızı ölmemek için doyurmaya çalıştığınızda bile ergen çalışan komiler tabaklarınızı parmakları ile elleyerek almaya çalışıyorlar. Oteldeki su otomatları kirli olduğu için dışarıdan içme suyu aldık, otel girişinde yasak olduğu söylendi ama kendilerine sularımızı içeri sokacağımızı belirttik kibarca. Hayatımda ilk defa her şey dahil bir otelde kalarak suyu yandaki tekel büfesinden ücret karşılığı alma tecrübesini yaşadım. Türk kahvesi 60 tl ücret karşılığında küçücük bir fincanda servis ediliyor. Balıkesir gibi süt ürünleri ile meşhur olan bir yerde lastik gibi ve lezzetsiz peynir tatmış olduk, zira çiğneyemedik. Yemek salonu haşere ve sinek dolu idi, belli ki otel ilaçlanmıyor. Otelde ayran yok, çocuk için dışarı çıkıp almak zorunda kaldık.
Havuz ise kendi kendine bakteri ve mikro organizma üreterek doğal bir habitat oluşturmuş. Kalanların da seviyesi çok düşük. Havuz başında sulu bira ile sarhoş olup bağıran çağıran mı dersiniz, çoluğu çocuğu ezen mi dersiniz yaşayarak deneyimlemeniz gerekiyor bu curcunayı. Şezlong sayısı yetersiz ve havlu tahsisi gerçekleştirilmiyor.
Otele girişimizde bavul ve çantamızı biz taşıdık. (Yanımızda bebeğimiz olduğu halde.)
Sahil kısmında ise otelin adı her şey dahil ancak içtiğiniz su bile ücretli hem de çevre işletmelere göre çok ciddi fiyatlarda. Şezlonglar kirli ve eski. Önünüze dondurma ve balık ekmek tekneleri geliyor ve satış yapıyor siz yüzerken. İşletme bu duruma müdahale etmiyor ancak illa bir kaza mı yaşanması gerekir, tartışılır. Duş kısmı çalışmıyor. Tuvalet var ancak kapısı kapanmıyor zaten kapansa bile içeride 30 saniye durana hastane yolu gözükür diye düşünüyorum. Sahil cam kırıkları ve izmarit dolu, belli ki temizlenmiyor. Buzdolabı çalışmıyor idi deniz kenarında sıcak meşrubat içtik sayelerinde.
Son gün yola çıkmadan önce aracımın camına su vurmak istedik, ferahlık olsun camdaki lekeler çıksın diye hotel çalışanı personel yanımıza uçarak geldi ve otelde su olmadığını söyleyerek direkt olarak suyu kapattı.
Kısaca özetlemem gerekir ise kuruşu kuruşuna helal etmediğim ve pişmanlık yaşadığım bir konaklama oldu. Parayla rezil olmak deyimini tecrübe etmiş olduk.
Eğer yolunuz sarımsaklıya düşer ise bu işletmeden kesinlikle uzak durun. Veya sizde tecrübe edin, benim gibi buraya yorum yazarsınız.
Bu işletmenin iki yüz metre ilerisinde vilayetler evi var, keşke orada kalsaydık diye pişmanlık yaşıyorum. (Tecrübe etmedik ancak buradan daha kötü bir işletme olacağınız düşünmüyorum...
Read moreOtelden güzel hatırladığım şeyler: tadı güzel olan karpuz ve cok temizlenmese de otele ait şezlonglarda rahatça dinlenip girip cikabildigimiz tertemiz Sarımsaklı denizi. Odalara gelecek olursak ilk girdiğimizde dikkatimi kapı kollarının eğik olması çekti, eski olmasındandı belli, sonradan fark ettim ki, içeriden de minik düğmeye bassaniz da kilitlenmiyor, kilitsiz uyuyorsunuz. Halılar inanılmaz eski ve kirli, hayatımızda ilk kez otel tuvaletinin bizden önce temizlenmediğini gördük, bariz kaka lekeleri vardı, firca bile gormemisti, biz apartta da kalmış bir aile olarak inanılmaz şaşırdık. Yine odada bir apartta da , beş yıldızlı otellerde de olan çamaşır asma aparatı yoktu, dört kişilik aile için üçüncü yatak olan kanepeden yapılma yatakta alez yoktu, sonradan yaşadığımız kusmada , ya kusarsak içine, diye bizi korkuttu. İlk dakikalarda tuvalet dediğim gibi kirli olduğu için temizlik görevlisi kendi amiri ile geldi, amiri çalışanını, ben sana hep demiyor muyum, diye yanımızda azarladı, belli ki ilk kez olmuyordu, bunun yanimizda bu sekilde soylenmesine ise şaşırdım. Otelin bazı temizlik çalışanlarının temizlik anlayışı için ciddi eğitimden geçmesi lazım, klozetlerin kapakları, kapak içi tamamen kirliydi, hiç dokunulmamış, hiç titiz olmayan biri yani ben söylüyorum bunu, hiç aramam normalde, kapı kolları, klozet, dolap içleri hep deterjanlı mendille silmek zorunda kaldım. Balkona da kendi çamaşır asma ip duzenegimizi kurduk. Yemekler lezzetliydi ama gün geçtikçe midemin ağrıdığını fark ettim, çok huzursuzluk veriyordu, sonrası şimdi otelden ayrılalı iki gün oldu, hala da veriyor, kullanılan yağların kalitesinin mutlaka çok iyileştirilmesi lazım.Yemeğe geç inebiliyordum, ama restorana yine de zamanında giriyordum, bitiş saatine yakın, yine hayatımda ilk kez bir otelde , hadi hanımefendi kapatıyoruz denmesi olayına sahit oldum her gün , hızlı hızlı yemek yedim alti gün her öğün, çalışanların psikolojisini anlıyorum, çok zor insanlarla uğraşmak, onlarca insan belki yüzlerce insan, üç ay sürekli yemek yiyor , daima birsey istiyor, ama otele gelen bu insanlar kalburüstü tabaka değil, emin olun 11 ay çalışıyor, bugünleri bekliyor tatil için, hele beni görseniz, çalıştığım yerde kimse durmak istemez. Birazcık tatil yapmamızın ne mahsuru var? Büyük çocuğum 3.gun şiddetli kusma yaşadı, odadan bir gün çıkmadı, dördüncü gün ateşi vardı, 40 derece civarıydi, gece boyu uyumadım, ve siddetli ishalden ustu basi mahvoldu cocugumun , beşinci gece benim ateşim ve şiddetli kusmam oldu, sabaha karşı minik çocuğum ateş ve siddetli kusma yaşadı, gece boyu benim ve küçük oğlumun inlemelerinden eşim uyuyamadı, ben toplam beş gecenin ikisinde uyuyamadım, sanırım çocuklarımla girdiğim havuzdan hepimiz zehirlendik.Bu arada havuzun etrafınin yerleri havuzun içindeki suyla temizleniyor, cikan pis su nereye gidiyor,bu kirli sular havuzun kenarındaki giderlere supurulurken havuza da giriyor mu, öyle tahmin ediyorum ki giriyor, şebeke suyu yokken anlaşılır da su varken sular akıyorken tam enfeksiyon kaynağı, hic dusunmeden hareket ediliyor.Velhasıl bir ay önce tek başıma çocuklarımı yabancı ülkeye götürdüm yine altı gün, sırtımda ağır ağır kıyafet, su, vs yüklerle, çok da yürüdük gezdik, elin memleketinde hiç bilmediğimiz tatlar, yiyecekler gördük , ve de soğuktu, ne hasta olduk ne de bu kadar yoruldum, yanımda destek eşim olmamasına rağmen. Yani günde 12bin tlye yakın ödediğimiz bu otel yerine, günde yaklaşık 6bin tlye oda kahvaltı tertemiz yepyeni bir apart bulup üzerine kalan 6bin tl ile öğle ve akşam yemeği rahatça yenir, içiniz rahat olur, hasta olmazsınız, tatilde yorulmaz insan gibi...
Read moreSarımsaklı’nın denizi ve kumu çok güzel. Her sene Sarımsaklı’da değişik hotellerde tatil yapıyoruz. Bu sene de herşey dahil konseptinde, Tatil budur sitesinden Ergin Hotel’i bulduk. Beş günlük rezervasyonumuzu yaptırdıktan sonra Temmuz’un 20’si sabahında saat 7.30-8.00 gibi hotele giriş yaptık. Resepsiyonda bizi karşılayan kimse yoktu. Daha sonra geceden kalan bıyıklı ve göbekli birisi geldi kimliklerimizi isteyip formları imzalattı. Hotele girişimizin saat 2’de gerçekleşeceğini belirtti. Saat 2’den önce boş odalarının bulunmadığını ancak 2’den sonra odalarımıza yerleşebileceğimizi belirtti. Siz saat 2’ye kadar ne yapacaksınız yapın demeye getirdiler. Bizde elimizde bavullarla ne yapacağımızı bilemedik. Bizi ne kenara alıp dinlendirdiler ne de nezaket gösterip te kahvaltı ettirmediler. Sadece bavullarımızı belirttikleri yere bırakmamızı istediler. Bende şaşkın bir vaziyette bavullarımıza yardım edecek kimse yok mu demeye kalmadan genç bir çocuk gelip bavullarınızı müsait bir yere bıraktı. Bizde yorgun ve aç bir şekilde sabahın köründe Sarımsaklı’da kahvaltı yapmak için mekan aradık. Daha sonra sabahın 9’unda hotelden arandık. Odamızın hazır olduğunu gelip odanıza yerleşebileceğimiz söylendi. Bende bize saat 2’de hazır olabileceği söylendi dedim. Biz şu an dışarda kahvaltıdayız dedim. Gördüğümüz muameleyi telefonda ki kişiye söylerken çok özür dilediler. Gerçekten böyle bir muameleyle ilk defa karşılaştım. Dediğim gibi hersrne sarımsaklını değişik hotellerinde tatiller yaptım hiçbirinde böyle bir muamele görmedim. Dışarıda kahvaltımızı yaptıktan sonra hotele gelip odamıza yerleştik. Odamız temizdi. Aynı şekilde banyoda temizdi. Banyoda duş başlığının hortumu kopmuş su sıçratıyordu. Resepsiyona gidip hortumun değiştirilmesini talep ettim. Fakat ertesi günün sonunda değiştirilmediğini farkedince tekrar durumu resepsiyona bildirdim. Ancak değişimini yapabildiler.Duşakabinin sürgülü camlarının ucuna takılan plastik koruyucular yerinden çıkıyordu, eskimiş yenilenmesi gerekiyor. Kaldığımız oda araçların geçtiği caddeye bakıyordu. Balkonu daracık ve tehlikeli buldum. Açıkçası balkona çıkmaya korkuyorduk. Balkon cadde üstü olduğu için Islak mayolarımızı asmaya çekiniyorduk. Islak mayolarımızı mecburen odanın içinde sandalye üstünde kuruttuk. Temizlik personeli iyiydi. Odamız hergün temizlenip, çarşaflarımız yenileniyordu. Yemek konusuna gelince sabah kahvaltısında ekmek kızartma makinesi göremedik. Kahvaltı da hep bilinen çeşitler vardı. Simitler ve poğaçalar bazen taze bazende dünden kalma olabiliyordu. Sularımız ve içeceklerimiz karton bardakta veriliyordu.öğle ve akşam hergün ya hindi eti yada şinitzel ve patates kızartması çıkıyordu. Bir ızgara köfte yada ızgara tavuk hiç göremedik. Tatlı olarak hergün şerbetli tatlılar ve pasta çeşitleri çıkıyordu. Yemekler lezzetliydi fena değildi. Havuzunu çok beğenenedim. Yetişkinlerden çok çocuklar havuzda vakit geçiriyordu. Bizim çocukta havuzdan mikrop kaptı sanırım. Çünkü çocuğum bütün gece kusma ve ishalden uyku uyuyamadı. Hotelin plaja uzaklığı 100 değil 200 metre mesafede yer alıyor. Plajını çok pis buldum. Sigara izmaritleri ve kola kapakları yerlerde çok çirkin görüntü sergiliyordu. Sezlonglar yetersizdi. Plajda görevli hotel çalışanları uzun süre havlusuyla yer tutanların kişilerin havlularını kaldırıp yeni gelenlere yer açıyorlardı. Resepsiyonda kimse yok, görüşmek istediğinde zili basıp çağırabiliyorsun. Hotel yönetimi yetkililerini çok mesafeli ve soğuk buldum. Sadece hotel garsonları ve temizlik...
Read more