Our visit to the serene and spiritually uplifting tomb of Somuncu Baba ق in Aksaray was truly unforgettable. The atmosphere was one of profound peace, and the site offered a deep sense of tranquility. Alongside the tomb was the chillakhana, where Somuncu Baba ق used to meditate, and an exceptional museum that beautifully depicted his life and legacy.
Somuncu Baba ق, whose real name was Shaykh Hamid Vali ق, was a descendant of The Beloved Prophet ﷺ and one of the great saints of the Ottoman era. He lived a simple life as a baker in Bursa, earning his name “Somuncu Baba” (the Bread Father) due to the love and blessings his bread brought to the people. While concealing his immense spirituality, he supported the workers building the Great Mosque of Bursa by baking bread for them.
At the mosque’s grand opening, a remarkable event revealed his true stature. When the Sultan requested a sermon, Emir Sultan ق deferred to Somuncu Baba ق, declaring him the saint of the age. Reluctantly, Somuncu Baba ق delivered a profound sermon on Surah Fatiha, offering seven layers of explanation that amazed scholars and laypeople alike. After this revelation of his spiritual depth, Somuncu Baba ق quietly left Bursa, avoiding fame and seeking humility.
May Allah ﷻ sanctify his secret and grant us the love of His Awliya. Visiting this sacred site, steeped in history and spirituality, was an inspiring and peaceful...
Read moreSOMUNCU BABA(1349-1412) Osmanlı’nın kuruluş yıllarında Anadolu'da yetişen âlim ve velîlerin büyüklerindendir. Asıl adı Hamîd olan Somuncu Baba, 1349'da Kayseri'de dünyaya gelmiştir. Babasının adı Musa'dır. Soyu 24. kuşaktan peygamberimize dayanır. İlk tahsîlini babasından alan Şeyh Hamîd-i Veli daha sonra sırasıyla Aksaray, Şam ve Erdebil'de devrin önde gelen âlimlerinden dersler alarak tasavvuf ve ilim yolunda üstün derecelere ulaşmıştır.
1395 yılında talebesi Hacı Bayram ile Osmanlı Devleti'nin başkenti Bursa'ya giden Şeyh Hamîd-i Veli, burada kendini gizlemiş, halkın arasında Somuncu Baba ismiyle tanınmıştır. Bursa'da Ulu Caminin açılışı esnasında Fatiha Suresi'ni yedi farklı manada tefsir etmesiyle sırrı aşikâr olan Somuncu Baba, bu hadiseden sonra talebesiyle beraber Hicaz'a hacca gitmiştir. Hac dönüşü Aksaray'a (Şehr-i Süleha) gelen Somuncu Baba, ömrünün sonuna kadar burada ilim ve irşad faaliyetlerini sürdürmüş, 1412 yılında Aksaray'da vefat etmiştir. Kabr-i Şerifleri Aksaray'da Ervah kabristanlığı içerisindedir.
Somuncu Baba, Hacı Bayram Veli'nin, Hacı Bayram Veli, Akşemsettin'in, Akşemsettin ise Fatih Sultan Mehmet'in hocasıdır.
Somuncu Baba tasavvuf anlayışıyla yaşadığı döneme ve sonraki çağlara yön vermiş, yetiştirdiği talebeleriyle İstanbul'un fethini sağlayan manevi iklimin başlangıç noktası olmuştur.
Somuncu Baba, Bursa’ya varınca bir fırın edinir ve orada somunlar yapmaya başlar. Pişirdiği somunları Bursa sokaklarında “Somunlar Müminler” diyerek dağıtır. Taşköprülüzâde onun ekmek sattığından, ekmeklerini sırtında taşıdığından, ahalinin onun ekmeklerinden alabilmek için adeta yarıştıklarından ve özellikle ekmekle birlikte ondan feyiz aldıklarından bahsetmiştir. Mecdî, onun ekmek dağıtmasıyla ilgili “Bursa’da otururken sırtında ekmek taşır satardı. Onun ekmeğinde bereket vardı. Onun ekmeklerinden almak için yarışırlardı.” ifadelerini kullanmaktadır. Bursevî, onun tahtalar üzerinde ekmek sattığından, ekmek satarken de “Somunlar müminler, somunlar!” dediğinden bahseder. Buna göre Somuncu Baba, eliyle ekmek dağıtırken aynı zamanda alanlara feyz dağıtmakta, bunu farkedenler de bu feyizden alabilmek için adeta yarışmaktadır. Benzer ifadelere Sarı Abdullah Efendi’nin Semerâtü’l Fuâd’ında rastlamak mümkündür.
Somuncu Baba’nın Bursa’ya yerleştikten sonra merkebiyle dağdan odun taşımak suretiyle ekmek pişirdiğini, pişirdiği bu ekmekleri “Somunlar müminler.” diyerek sattığını ve ekmeklerin tadını çok beğenen ahalinin onun ekmeklerini kapış kapış aldığını belirtmiştir. Bursalı Mehmet Tahir Efendi diğer kaynaklarda olduğu gibi onun Bursa’ya gelince ekmek pişirip sattığından ve bu nedenle halkın ona Somuncu Baba ismini taktığından bahseder.
Somuncu Baba ömrünün geri kalan kısmını da Aksaray’da müridlerinin eğitimiyle ve ahalinin irşadıyla meşgul olarak geçirmiştir. İbrâhim Has Halvetî onun Bursa’dan ayrılıp Aksaray’a geldikten sonra halkı irşad ettiğini kaydetmiştir. Bu durumu Tezkiretü’l-Has adlı eserinde şu şekilde anlatmıştır: “Bursa’da Yıldırım Beyâzıd Han cami-i şerifi bina eylediğinde şeyh Hâmid’den camide vaaz eylemek rica etmekle emirlerine imtisalen bir defa anda vaaz eyledi. Halayık kendine ziyâde iclâl ve ikbâl eylediler. Hemân Bursa’dan çıkıp gidip Aksaray’a müracaât etti. Orada halkı irşâd üzere oldu…” ( alıntı)
Allah...
Read moreSomuncu Baba.... Şeyh Hamid-i Velî hz. Rabbim himmetlerine nail eylesin... Fatiha okumayı unutmayalım. Ve mutlaka ziyaret edelim...
Somuncu Baba Kimdir?
Şeyh Hamid-i Veli Somuncu Baba Hazretleri’nin asıl adı Hamid Hamidüddin’dir. Kaynaklarda “Hamid-i Veli”, “Şeyh Hamid-i Veli”, “Hamidüddin-i Veli”, “Hamid Hamidüddin-i Veli” ve “SomuncuBaba” isimleriyle geçmektedir. 1331 yılında Kayseri’nin Akçakaya köyünde doğmuştur. Horasan erenlerinden Şemseddin Musa Kayseri’nin oğludur.
Osmanlı Padişahı Yıldırım BayezidHan zamanında yaşayan Somuncu Baba Hazretleri, 24. kuşaktan Peygamber Efendimiz (sav)’in neslinden gelmektedir yani Seyyid’dir. İlk eğitimini babasından almış daha sonra ilim alanındaki çalışmalarını Şam, Tebriz, Hoy ve Erdebil’de sürdürmüştür. Bayezid-i Bistâmi’nin ruhâniyetinden istifâde etmiş ve Alaaddîn-i Erdebilî’den icâzet almıştır.
Camii Açılışı
İrşad vazifesi için Anadolu’ya dönen Somuncu Baba Hazretleri Osmanlı Devleti’nin pây-i tahtı Bursa’da yaşadığı yıllarda manevi kimliğini gizleyerek talebelerinin eğitimi ile meşgul olmuştur. Bursa’da çilehanesinin yanında yaptırdığı ekmek fırınında, somun pişirip çarşı pazar dolaşarak “Somunlar Müminler”nidâsıyla insanlara somun dağıtmıştır. Bu sebeple halk arasında “Somuncu Baba”lâkabıyla anılmıştır.
Yıldırım Bayezid Han’ın Niğbolu Savaşızaferine şükür nişânesi olarak yaptırdığı Bursa Ulu Camii’nin açılış hutbesini okuma görevi kendisine verilen Emir Sultan’ın “Zamanın kutbu aramızda iken hutbeyi onun okuması uygundur” sözü üzerine hutbeyi Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri okumuş, hutbede Fâtiha Suresini yedi farklı şekilde...
Read more