İstinye Sahili — Attraction in Sarıyer

2011: İstinye ve Tarabya koyları İspark tarafından teknepark haline getirildi ve platformla dolduruldu.

İstinye tarihi

Bizans döneminde istinye'nin adı " stenos " oldu. Yine aynı dönemde " stenia " adını aldı. Eski dönem isimlerinden stenia'ya uyarlanan en yakın isim istinye olduğu için bu ad benimsenmiş olmalıdır.

İstinye koyu, derin ve korunaklı olduğu için, bizans döneminden beri iskan edilmeye başlanmıştır. Hemen her dönemde karadeniz'den gelen donanmalar istinye koyunda demirlemişlerdir. Megaralılar, argaunotlar, bebrikler, gotlar, cenevizliler ve bizanslılar istinye koyunu kullanmışlardır. Zaman zaman istanbul'un karadeniz'e yakın semtlerine baskın yapan don kazaklarının da uğrak yeri olmuştur. Osmanlı döneminde de aynı üs olarak kullanılan istinye koyu, aynı zamanda tersane ve kalafat (geminin kaplama ve güverte döşeme tahtalarının aralarına üstüpü doldurduktan sonra ziftleyerek su geçirmez duruma getirme işi) yeri olarak da kullanılmıştır.

İstinye 16.yüzyıldan itibaren gelişmeye başladı. Köy, tersane ve kalafat yeri olarak iş yeri havasına girerken, neslişah sultan da semtin gelişmesi için burada ki mevcut yerleşmeye bir mahalle kurarak ve bir mescit yaptırarak(1547) katkıda bulundu.

Evliya çelebi ünlü seyahatnamesinde istinye ile ilgili şöyle yazar : "bin parça gemi alır büyük limanı vardır. Han ve medrese yoktur. Bağ ve bahçesi çoktur. Ahalisinin fukaraları bahçevan ve balıkçıdır. Kasaba, körfez dahilinde olduğundan havası o kadar iyi değildir. Liman burnunda bir misafirhanesi vardır. Limanı rüzgardan emindir. "

18 yüzyılda istinye'de sahil boyunca yerleşme başlar ve yalılar, konaklar yer almaya başlar. Tarih boyunca uygarlıklara kucak açan istinye, pek çok kez bulgarlar, hunlar, kazaklar ve rusların saldırısına uğramış ve yıkılıp tahrip olmuştur.

İstinye'nin yerli halkı, bizans dönemine kadar rum ve diğer azınlıklardan oluşuyordu. Ancak 1877 rus harbi(93 harbi) göçleri, balkan harbi(1912) göçleri ve rize'nin ruslar tarafından işgali nedeniyle istinye, en çok göç alan yerleşim alanlarından biri olmuştur. Yirmi-otuz yıl öncesine kadar istinye halkının büyük çoğunluğunu rize, ardeşen, hopa, fındıklı ve artvin halkı oluşturuyordu. Balkanlar'dan gelenler de az değildi. Bu yöre toplulukları yine bu bölgede ikamet etmekte ve istinye'nin yerli halkını oluşturmaktadırlar. Ne var ki son yıllarda yapılaşma, siteleşme ve yeni yerleşim alanlarının meydana gelmesi nedeniyle nüfus da büyük bir artış meydana gelmiştir.

İstinye'de rumlar ve türkler iç içe yaşamazlardı. rumlar genelde deniz kıyısını tercih ederken türkler iç kısımlarda yaşarlardı.

Küçük haliç olarak bilinen istinye koyu, osmanlılar döneminde kaptan-ı derya cezayir'li gazi hasan paşa'nın isteği ve ısrarı ile tersane ve kalafat yeri olarak kullanılmıştır.

İstinye koyunda modern bir tersane yapılması için ilk adım 1856 yılında atılmış ve zaptiye müşiri (deli) fuat paşa'nın bu bölgede ki arazisi üzerine ticaret gemileri için bakım onarım ve gemi inşa tersanesi yapım ruhsatı verilmiştir. Tersane 1912 yılında hizmete girdi. 1918 yılında mondros mütarekesinden sonra ingilizler tarafından tersane işgal edilmiş ise de, fransızlar tersane üzerinde hakimiyet kurmuş ve 1928 yılına kadar çalıştırmışlardır. 1928 yılında tersane, devlet tarafından satın alındı. Önce denizbank'a sonra deniz işletmeleri'ne, 1944 yılında ise devlet deniz yolları ve limanları genel müdürlüüğüne bağlandı.

Tersane, boğaziçi yasasının 12. maddesi gereğince, 26.08.1991 tarihinde kapatılmış ve bu arazi turizm alanı ilan edilmiştir. Bu tarihi tersane de izmir alaybey tersanesine nakledilmiştir.

İstinye'de bir de itfaiye teşkilatı 1926 yılında istanbul belediyesi tarafından " deniz itfaiyesi " olarak kuruldu ve 1960 yılına kadar hem deniz hem de kara itfaiyesi olarak görev yaptı. Deniz itfaiye gemisi ömrünü tamamladığından hizmetden kaldırıldı. Ancak istinye itfaiyesi kara müfrezesi ile görevine halen devam etmektedir.

A.B.D Başkonsolosluk binası da istinye semti sınırları içersindedir. Son yıllarda İstinye Park Alışveriş merkezi ile ismi daha da...

İstanbul’un Sarıyer ilçesinde, Boğaz’ın en huzurlu ve manzaralı noktalarından biridir. Hem deniz havası almak hem de sakin bir yürüyüş yapmak isteyenler için harika bir yerdir.

İşte detaylı bir tanıtım 👇

⸻

📍 İstinye Sahili Nerede? • Sarıyer – Emirgan ile Yeniköy arasında yer alır. • İstinye Körfezi boyunca uzanır, denizin kara içine doğru kıvrıldığı doğal bir koydur. • Boğaz’ın en güzel gün batımlarından biri burada izlenir.

⸻

🌅 Neden Gidilir? Yürüyüş ve Koşu için İdeal • Sahil boyunca geniş bir yürüyüş yolu vardır. • Sabah erken saatlerde Boğaz havası eşliğinde spor yapan birçok kişi görebilirsin. Manzara & Huzur • Boğaz’ın kıvrım yaptığı nadir noktalardan biri olduğu için hem Anadolu hem Avrupa yakası manzarası aynı anda görülür. Balık Lokantaları ve Kafeler • Sahil boyunca küçük balıkçılar, deniz manzaralı restoranlar ve kahve yerleri bulunur. • Özellikle İstinye Balıkçısı, Balıkçı Kahraman gibi yerler çok meşhurdur. Marina ve Tekne Görselliği • İstinye Marina bölgesinde lüks yatlar ve tekneler sıralanır; yürüyüş sırasında keyifli bir atmosfer oluşturur.

⸻

🚶‍♀️ Gezilecek Yerler ve Aktiviteler • İstinye Marina: Deniz kenarında yürüyüş ve fotoğraf için harika. • İstinye İskele: Kısa vapur seferleri ve Boğaz turları kalkabiliyor. • Emirgan Korusu’na Yakınlık: Sahilden yürüyerek 15–20 dakikada Emirgan Korusu’na ulaşılabilir. • Parklar ve Çay Bahçeleri: Aileyle oturmak veya piknik yapmak için geniş yeşil...

A beautiful place on the shores of the Bosphorus. I saw many people swimming here as the day was very hot. I also noticed that the sea was very clear in this part. This is really amazing considering a lot of ships and boats...