Hattuşa
Cuma günü Giresun dan Ankara yolculuğa çıktığımız da tek hedefimiz 24 Kasım da Anıtkabir de Atamın huzurunda olmaktı Yolumuz üzerinde Hattuşa yazısını görünce neden kısa bir bakış yapmayalım dedim Ana yoldan 24 km içeride Havanın soğuk ve kış olması ziyaretçi yoktu bizim gibi blr çift vardı rahatça gezdik gördük Resimler çekip tarihini ile sizlerle paylaştık
Fransız Gezgin Charles Texier tarafından 1834 yılında keşfedilmiştir. 1906 yılında başlayan kazılar sonucunda buradaki yerleşimin M.Ö. 2. bin yılında Anadolu ve kuzey Suriye’de hâkimiyet kuran Hitit Devleti’nin Başkenti olduğu anlaşılmıştır. Dünya Mirası olarak tescillenen Hattuşa Antik Kenti, sadece Çorum’un değil ülkemizin en önemli arkeolojik alanlarından biridir. Kentte yerleşime dair ilk bulgular MÖ 6. bin yıla kadar gitmektedir. MÖ 3. binyılda Hattiler bölgeye yerleşmeye başlar. Yerleşime bu dönemde Hattuş denilir. MÖ 19. ve 18. yüzyıllarda bölgeye gelen ve Kültepe merkezli ticaret kolonisi kuran Asurlular burada bir yerleşim yeri oluşturmuş, kentin aşağı kısmına yerleşmişlerdir. Kentin MÖ 1700 civarında Kuşşara kralı Anitta tarafından yakılıp yıkıldığı bilinmektedir. İlerleyen dönemde Hitit Kralı I. Hattuşili başkenti buraya taşımıştır. Kent kuzeyden gelen ve Asur-Mısır arşivlerinde Kaşkalar adı verilen kavimin saldırısına uğramıştır. Hititler tarafından başkent olarak bu dönemde Sapinuwa kullanılmıştır. MÖ 13. yüzyılda kral III. Murşili başkenti yeniden Hattuşa yapmıştır. Kent imparatorluğun yıkılışına kadar devletin merkezi olmuştur.
Kent yaklaşık olarak 2 kilometrekarelik dağlık bir arazide inşa edilmiştir. Ketnin etrafında MÖ 1344-1322 arasında hüküm sürmüş I. Şuppiluliuma döneminde inşa edilen surlar mevcuttur. Hitit İmparatorluğu'nun MÖ 17. ile 13. yüzyıllar arasında başkenti olarak yer almıştır. Hattuşaş, 1986 yılında UNESCO Dünya Mirasları listesine dahil edilmiştir. 2634 hektarlık alan 1988 yılında milli park ilan edilmiş Hattuşaş Çorum'un Sungurlu ilçesinin güneydoğusunda Boğazkale ilçesinin 4 km doğusundadır. Biz Samsun - Ankara yolu üzeri Çorum doğa tesis tepesine gelmeden hattuşaş tabelasından içeri girdik 24 km sonra Arslan lı kapıya geldik zamanımız kısıtlı olduğu için 6 km lik bir alanı tüm alanı gezemedik.......Bin Tanrılı şehir” olarak söz edilen Hattuşa’da bugüne kadar saray ve tapınaklar, binlerce tablet, çoğu günümüze kadar oldukça sağlam durumda gelmiş olan anıtsal kapılar (Aslanlı Kapı, Kral Kapı, Yerkapı), kralların ikamet ettiği Büyükkale Saray Kompleksi, Aşağı Şehir’de ülkenin en yüksek tanrıları olan Fırtına Tanrısı Teşup ile Arinna’nın Güneş Tanrıçası’na adanmış olan Büyük Tapınak, Hitit Büyük Kralı II. Şuppiluliuma’nın yaptığı işleri anlatan yazıtın bulunduğu Hiyeroglifli Oda, devasa boyutlarda tahıl ambarları, kısmen silinen Hititlere ait en uzun hiyeroglif yazıyı içeren Nişantepe Yazıtı gibi çok sayıda yapı açığa çıkarılmıştır. 2007 yılında tamamlanan sur duvarı canlandırması, döneme ait kil yapı tarzıyla türünün nadir örneklerinden biridir büyük bir yerleşim alanı hepsini gezemedik sadece...... Sfenksli Kapı, dış tarafı taşla kaplı piramidal bir suni tepe üzerinde bulunuyor. Güney surunun doğu ve batı ucunda karşılıklı olarak Kral Kapısı ve Aslanlı Kapı yer alıyor. Aslanlı Kapı’nın iki yanına yerleştirilen aslan yontuları Hitit taş işçiliğinin en güzel örnekleri arasında bulunuyor.. biz bu kısmı gezdik uzun bir yolumuz var Ankara' da , Anıtkabire kapanmadan yetişip Bu toprakların gelmiş geçmiş en büyük komutanı en büyük devlet adamı Ülkemizin kurtarıcısı Mustafa Kemal Atatürk'ün huzuruna çıkacağımız için... en yüksek tepeden resimleri çekip ayrılmak zorunda kaldık yaşımız itibarı ile blr daha gelmek nasip olur mu bilmem ama Anadolu topraklarının Türklerin vatan toprakları olduğunun delilidir bu tarihi eserler gelip görmenizi tavsiye ederim
Necdet...
Read moreDefinitely a 5 start site, one of the most significant Bronze Age places. Absolute must see (not just in Turkey but in the entire world). Buy the guide (15 euros book) next to ticket office and check what you pay.
The ticket you get says « Museum and Archeological site » but it’s a generic ticket in Turkey, it does not mean you can enter the museum with the same ticket. They couldn’t explain me this simple fact though, which was unpleasant. I understood only much later at some other site.
Also, and less directly related to the site but still: the shop next to the ticket office with a seller who added (possibly by mistake as he claimed and apologized many times) a zero to the price of the book tour guide (very well done guide by the way, really worth it) and then wanted to give me cash back (a 100 euro bill). Luckily he could, with help of someone else, just cancel the credit card order (which was indeed cancelled) and yes it’s my fault I should have checked before just taping my card on the terminal. Just sharing the vaguely unpleasant experience in case it...
Read moreBir Günlüğüne Hitit Kralı Olmaya Hazır mısınız? – Hattuşa Gezi Rehberi
Çorum’un Boğazkale ilçesinde, yeşillikler içinde saklı Hattuşa, binlerce yıl öncesine uzanan, taşlara kazınmış bir medeniyetin başkentiydi: Hititler! Buraya geldiğinizde sadece bir antik kent gezmiyorsunuz, 3500 yıl öncesine ışınlanıyorsunuz. Kral kapısından girip tapınaklarda dolaşıyor, sfenkslerin arasından geçip kraliyet sarayına varıyorsunuz. Gerçek anlamda "taş gibi tarih"!
Tarih Kısa, Taşlar Uzun Konuşur
Hattuşa, M.Ö. 17. yüzyılda Hititler tarafından başkent ilan edildi. Ama ondan önce de Hatti, Asur, Frig ve Galatlar bu topraklarda yaşadı. 1834'te Fransız Charles Texier burayı keşfettiğinde, "Burası antik bir başkent olmalı!" demişti. 1906’da yapılan kazılarda binlerce çivi yazılı tablet bulundu. Bunların içinde tarihin ilk yazılı barış antlaşması olan Kadeş Antlaşması da vardı!
Giriş Kapısı: Kral Gibi Başlayın
Ziyarete “Büyük Tapınak”tan başlayın. Burada kurbanlar sunulmuş, tanrılarla pazarlıklar yapılmış. Ardından “Kral Kapısı”na yürüyün. Kapının üzerindeki kabartmalar neredeyse size “hoş geldin hükümdarım” diyecek.
Sfenksli Kapı ise favorim. Karşılıklı duran iki sfenksin arasından geçerken kendinizi Indiana Jones gibi hissediyorsunuz. Kim bilir, belki onlar hâlâ kenti koruyordur!
Yukarı Şehir: Merdivenleri Çık, Zamanda İn
Yukarı Şehir kısmına doğru yürüdükçe teras teras yükseliyorsunuz. Her bir teras yeni bir kutsal alan, yeni bir hikâye. En tepede “Büyük Kale” var; Hitit krallarının tahtının olduğu yer. Oradan aşağı baktığınızda bir zamanlar binlerce kişinin yaşadığı şehir ayaklarınızın altında.
Yazılıkaya: Tanrıların Instagram Pozları
Hattuşa’dan birkaç dakika uzaklıktaki Yazılıkaya Açıkhava Tapınağı, taşlara işlenmiş tanrılar galerisi gibi. Güneş tanrısı, fırtına tanrısı, yeraltı tanrıçaları... Hepsi sıraya girmiş, sizi selamlıyor. Mitolojiye meraklıysanız, burası tam bir cennet.
Mini Tüyolar:
Giriş ücreti cüzzi, Müzekart geçiyor.
Hattuşa büyük bir alan; araba ile gezi rotası yapılmış. Dilerseniz yürüyerek de keşfedebilirsiniz ama rahat ayakkabı şart!
Yazın gitmeyi planlıyorsanız şapka ve su önemli.
Rehber alırsanız her taşın altında başka bir hikâye çıkıyor, öneririm.
Hikâyenin Sonu Değil, Başlangıcı
Hattuşa’dan ayrılırken bir şey fark edeceksiniz: Sadece eski taşlara değil, 3500 yıl öncesinin ruhuna dokundunuz. Belki de siz de bir Hitit kralının ya da rahibesinin ayak izinde yürüdünüz.
Mutlaka görün. Hatta çocuklarınıza anlatın. Çünkü bu topraklar sadece bize ait değil; geçmişin, bugünün ve geleceğin ortak mirası.
Yorumum: 5/5 – Taş gibi tarih,...
Read more