Martı Balık Bahçesi — Restaurant in Balçova

Restoranın çok büyük bir artısı var, Hindistan'a gitmeden hem Hindistan'ın mistik havasını soluyabiliyorsunuz hem de şahane sokak lezzetlerini tadabiliyorsunuz, bu sayede yüzlerce dolar cebinizde kalıyor. Burayı kısaca özetleyecek olursak iğrenç, pislik, masalarda çöp ve yemek artığı, bakteri yuvası, yanık yağ sevenlerin uğrak mekanı diyebiliriz. Bir de üstüne insanlarla iletişim kurmaktan aciz, kaba ve kıyafetleri pislik içinde (pislik ama öyle böyle değil) personel arıyorsanız burası sizin için doğru adres. Bağışıklık sisteminize güveniyorsanız burada bakterilere meydan okuyabilirsiniz. Biz önce içeri girdik, balık pişirilen yeri görünce acaba İzmir yerine Hindistan'ın ücra bir köşesine mi uçtuk yoksa yanlışlıkla şehir çöplüğüne mi geldik dedik. Bir de leş gibi temizlik beziyle ekmek bıçağını silen hanımefendiyi, kararmış yağın içine atılan balıkları, kısacası oradaki ekibi görünce zehirlenmekten korktuk, kendimize ve midemize olan saygımızdan dolayı koşarak uzaklaştık. Misafirlerinin önünde bile böyle pislik yapabilen insanlar acaba görmediğimiz yerde neler yapıyorlardır. O mutfak mutfak olamaz! Oraya mutfak denmez, hayatımda gördüğüm en pis mutfaktı. İnanın abartmıyorum birçok restoran gördük ve tuvaletleri dahi bu mekanın mutfağından çok daha temizdi. Buranın işletmecisinin ve çalışanlarının hijyen anlayışlarına diyecek söz bulamıyorum. Ancak kendilerine hiç saygıları olmadığı kesin. Kim gelip çalışır böyle bir yerde, akıl alır gibi değil! Mutfağı dahi böyle pis olan bir işletmenin tuvaletleri nasıldır düşünmek bile istemiyorum. Buraya bir yıldız çok fazla, kesinlikle tavsiye etmiyorum. Böyle bir pislik yok! Yetkililer mümkünse burada çalışanların aşılarını yapıp bir süre toplumdan izole etsinler, karantinaya alsınlar. Yoksa İzmir yeni...

OKUMADAN GITMEYIN ÜZÜLÜRSÜNÜZ Yazık gerçekten yazık. Yıllardır gelirim buraya hafta ici hafta sonu farketmez ailemi de getiririm her gecen yil bir isletmenin ne kadar kotuye gidecegini gozlerimle gormus oldum. Hijyen neredeyse bitmis sifira yakin dun soganimdan sinek cikti tursudan bocek, mutfakta isletmenin kopegi geziyor sorunca o bizim çırak diyorlar pideci dayı agzında sigara pide yapıyor ki fırın kısmı zaten berbat, çay getirip götüren son derece saygılı bir kardeşimiz var onun da eller tırnaklar korkunç kopuk tabaklar ile self servis hizmet veren bu mekanin ne kadar maliyeti var da her yil korkunç bir hal aliyor? Yan tarafi mangalci yapmislar self servis gelenleri kucucuk pis bir bolume itelemisler ne manzara var ne deniz kıyısi tenteler masalara düşmüş ampuller patlak vs vs insan kendini dislanmis hissediyor o kadar kötü. Benim icin bitmiştir bu isletme keşke duzgun isletilebilseydi muhteşem konumu ile harika bir yer...

Maalesef burada yemek yemeye karar vererek hata yaptığımızı sonradan anladık. Mekanda self servis hizmeti var. Siparişimizi tepsimize hizmet eden kişiden 2 tane limon istedim ve limonu verdikten sonra söylediği cümle şu: 'HADİ ARTIK GİDİN!'. Ne olursa olsun müşteriye böyle bir şey söylenir mi? Neyse dedik bari yemeğimizi yiyelim. Masalar deniz kenarında güzel. Başladık ekmek arası balıklarımızı yemeye. Bir de ne görelim? Mekanın self servis hizmeti veren tezgahından aldığımız soğanın içinden pişmiş kara sinek ve biber turşusundan kurt çıktı! Ekmek arası balıkları lezzetli bulmadık. Hijyenden ve müşteriye karşı nasıl davranması gerektiğinden haberi olmayan bir işletme. Bir tek dışarıdaki masalarda tepsileri toplayan güleryüzlü teyzemizi bu durumdan ayrı tutuyorum. Buraya giderken...