Fauna — Restaurant in Ataşehir

I had high hopes for Fauna, especially after traveling all the way from Australia with my girlfriends. Our initial experience was promising; the waitress was attentive and helpful, and we enjoyed the two salads we ordered—they were fresh and flavourful.

However, the pasta dishes were a significant letdown. We expected al dente perfection, all the pastas were undercooked but the porcini mushroom pasta was particularly undercooked and unappetizing. Despite being small portions, none of us could finish it.

What truly marred our experience was the owner's complete disregard for us. He engaged warmly with the other tables, while we felt invisible, not even receiving a nod or acknowledgment. This was particularly disheartening given the restaurant's otherwise cosy atmosphere and the fact that there were only two other occupied tables. It left us feeling uncomfortable and questioning the warmth and inclusivity of the establishment. The only thing we could attribute this to, was our hijabs??

I’m puzzled by the overwhelmingly positive reviews, as my dining experiences in Australia and Italy have far surpassed what we encountered here. Additionally, considering the high prices, I expected a much better experience overall. Unfortunately, I cannot recommend Fauna based...

Fauna indeed puts a stance in the way it manages the business. I respect the passion behind it. As guided, made the reservation in the open slot after weeks of waiting, had the "time and patience" too. Loved the sharing table concept, the simplicity of the ambiance, open kitchen. Arrived to the restaurant just on time, at 12:30, half an hour after the opening. However, my guest and I were disappointed when we have been bombarded with a long list of items that are already finished/not available. I approached Mr. Tuna to share my experience and ask whether there is any way to resolve this issue. The answer was "too many people asked mushroom dishes, what could I do?". This answer has taken me back as I am used to seeing more compassion towards the guests in hospitality industry.

As for the food, obviously we did not get what we wanted as the dish was no more available. Out of the two dishes we had ordered, one was excellent but the other one was not so much. It is just matter of personal preference so there is nothing wrong here. However, one of the guests sharing the table had some "undesirable object" in her food. I believe that is not acceptable, when the stance...

Michelin Bib Gourmand sahibi olması ve Vedat Milor’un gerçekten övgüyle bahsetmesi sebebiyle merak etmemek elde değildi.

Öncelikle her cumartesi saat 11:00’da Instagram biolarında yer alan link üzerinden rezervasyon alımına başlıyorlar bir sonraki hafta için. Çok çabuk doluyor gerçekten tam saatine alarm kurup rezervasyon yaptırmanızı tavsiye ederim. 500 TL ön ödeme alınıyor. Ek olarak ön rezervasyonlu birkaç ürün var onları belirtmeniz ve ödemelerini yapmanız gerekiyor.

12:00da olan rezervasyonumuz için 11:40’ta gittik servis başlamamış olmasına rağmen çok nazik ve kibar şekilde karşılandık. Servisi gerçekleştiren hanımefendi çok nazik çok güleç biri. İbrahim Tuna masaları gezip herkese hoş geldiniz dedi çok sevimli kibar biri.

Menü büyük kara tahtada yazıyor, olmayan ürünlere çizik atılıyor. Sanırım cuma günü haftanın son günü olması sebebiyle birçok şey bitmişti bu da üzücü oldu bizler için demek ki tekrar gitmeliyiz :)

Bizim menüden tercihlerimiz; Manda Buratta Tabağı, Karayaka Kuzu Gerdan Ragu, Porçini Soslu Siyah Sarımsaklı Ravyoli, Fauna Mantı, Fauna Muhallebi, Bitter Çikolatalı Bulaşan, Organik Yaban Mersini Sorbe şeklinde oldu.

Buranın olayı doğru reçetelerin yanı sıra kesinlikle ve kesinlikle çok kaliteli malzemeler ki zaten şefler bu konuda çok çok takıntılıymış. Tebrik ediyorum. Malzemelerin kalitesini gerçekten küçük bir bebek bile anlayabilir gurme olmaya falan gerek yok renk koku doku o kadar belli ki.

Buratta tabağında gerçekten kaliteli malzemelerle basit bir reçete arşa çıkarılmış Pesto çok iyiydi. Karayaka Kuzu Gerdan Ragu yerken keyifliydi ama sonra bana ağır geldi bu benimle ilgili olabilir bilemiyorum. Porçini Soslu Siyah Sarımsaklı Ravyoli iyiydi fakat o arkadan gelen çam fıstıkları benim hoşuma gitmedi o da benimle ilgili.

Ayrı bir paragrafı hakeden, gerçek bir masterpiece, lezzet duyularını arşa çıkaran tat işte o Fauna Mantı’ydı. Bakın kesinlikle ama kesinlikle yemeden ölmemeniz gereken bir lezzet bu. O altındaki süzme koyun yoğurdunun kremamsılığı tabağın tatların birleşimi falan yani gerçek bir lezzet şöleni ya. Mutlaka yemelisiniz, mutlaka.

Tatlılara gelecek hem tatmin edici yoğunlukta hem de fiyat olarak uygunlar bu yüzden üçünü de denemenizi tavsiye ederim eğer varsa o gün. Fauna Muhallebi’nin kıvamı ve vanilyasının kalitesi çok iyiydi, Bulaşan da iyiydi tat olarak ama ben bitter sevmiyorum wow olamadım o yüzden.

Yine ayrı bir paragrafı hakeden lezzet ise kesinlikle Organik Yaban Mersini Sorbe oldu. Asla abartmıyorum asla büyütmüyorum. Hayatımda yediğim en iyi Sorbe. İşte o kadar. Daha söz söyleyemem dokusu tadı malzeme kalitesi çok başka noktalarda keşke yanıma alabilsem birkaç ay her gün yiyebilseydim. Çilek sorbe kalmamıştı kim bilir o nasıl lezzetlidir.

Sonuç kısmına gelecek olursam hesap 4-5k aralığındaydı 2 kişiydik ve bu böyle bir mekan için çok makul hem lezzetler hem çok sık gitme fırsatı bulunamaması özel bir yer olması bu hesabı çok normalleştiriyor bana göre. Keşke her gün rezervasyon olsa ve her gün gitsem bu yıl bitmeden mutlaka bir kere daha gitmeyi düşünüyorum. Yaşasın...