Yağ Camii veya Adana Eski Cami adıyla bilinen, Adana'nın merkezinde, eski çarşı içindeki tarihî cami yer almaktadır. Büyük saat kulesine 150 metre mesafededir.
Aslında Saint Jacgues adına yapılmış bir kilisedir. Ramazanoğlu Halil Bey’in emri ile 1501 yılında camiye çevrilmiştir. Ancak bir süre sonra mekânın yörenin ihtiyacını karşılamakta yetersiz kalması üzerine hemen yanı başına Halil Bey’in oğlu Piri Mehmet Paşa tarafından yeni bir cami yaptırılmış, iki yapı birleştirilmiştir. Minaresinin yapımı 1525’te tamamlanan cami, Piri Mehmet Paşa’nın bitişiğine inşa ettiği medrese ile bir külliyeyi oluşturmaktadır. Medresenin inşası 1558’de tamamlanmıştır. Selçuklu Ulu Camileri karakterinde, yani çok sütunlu cami tipinde bir camidir. Yapıya sonradan eklenen bir anıt gibi büyük ve görkemli bir avlu kapısı vardır. Camiinin ilginç özelliklerinden biri de, mihrab kısmında bulunan devekuşu yumurtası çeşitli böcek ve örümceklerin camiide yuva yapmasını engellemek için koyulmuştur.(English Below) There is a historical mosque in the old bazaar in the center of Adana, known as Yağ Mosque or Adana Old Mosque. It is 150 meters from the big clock tower.
It is actually a church built in the name of Saint Jacgues. It was converted into a mosque in 1501 by the order of Ramazanoğlu Halil Bey. However, after a while, when the place was insufficient to meet the needs of the region, a new mosque was built by Halil Bey's son, Piri Mehmet Pasha, right next to it, and the two buildings were combined. The mosque, whose minaret was completed in 1525, forms a complex with the madrasa built by Piri Mehmet Pasha. The construction of the madrasah was completed in 1558. It is a mosque with the characteristics of the Seljuk Great Mosques, that is, a mosque with multiple columns. There is a large and magnificent courtyard gate like a monument added to the building later. One of the interesting features of the mosque is that the ostrich eggs in the mihrab are placed in order to prevent various insects and spiders from nesting...
Read moreYağ Camii, located in Adana’s old city center, is a historic mosque originally built as a church during the Byzantine period. It was converted into a mosque in the 13th century under the Ramazanoğlu Beylik. The mosque features a distinctive blend of Seljuk and Ottoman architectural styles, with a large courtyard, elegant stone carvings, and a single minaret. Its name, meaning “Oil Mosque,” originates from its historical use as a site for oil trading. The mosque remains an important religious and cultural landmark, attracting visitors with its serene atmosphere and historical...
Read moreKilise üzerine inşa edilmiş bir camidir. Saint Jacque adına yaptırılmış, bir Haçlı Kilisesi'dir, 1501 yılında Ramazanoğlu Halil Bey tarafından camiye çevrilmiştir. Cami sade bir mimari yapıya sahiptir. Taç kapısı, anıtsaldır. Yapı basık kemerli, kavsaralı, mukarnaslı, kalkanlıdır. Üzerinde bir sıra sülüs hatlı kitabe vardır. Eski Belediye Caddesi üstünde Büyük Çarşı semtinde olup, bitişiğindeki medrese ile birlikte bir külliye teşkil etmektedir. Evvelce bir kilise iken, camie çevrilmiş olan bu yapının asıl adı Eski Camidir. Evliya Çelebi Seyahatname'sinde de Eski Cami diye bahsedilmekte ise de; cami'in kapısı önünde vaktiyle yağ pazarı kurulmuş olduğundan Yağ Camii adını almıştır. Cami'nin hemen bitişiğinde yer alan medrese kapısı üzerindeki kitabede, eserin 1501 yılında Ramazan oğlu Halil Beyin emri ile camiye çevrildiği ve bu tarihten 57 yıl sonra da buraya Piri Paşa tarafından medresenin yaptırıldığı okunmaktadır. Minarenin inşası ise kilisenin camiye çevrilişinden 24 yıl sonrasına, yani 1525 yılına rastlamaktadır. Bölgenin etkisine uyularak bu eserde de büyük bir son cemaat yeri bulunmakta olup, son cemaat yerinden sonra camiin harım kısmına üç kapı açılmaktadır. Caminin planı enine dikdörtgen şeklindedir. Bu dikdörtgen mekân, kuzey - güney yönünde ikişerden dört sütun sırası ile beş sahına bölünmüştür. Yüksek kemerleri taşıyan, boyları bir metreyi geçmeyen bu çok basık sütunlar camiye loş bir hava vermektedirler. Spoli ve çok alçak olan sütunlar sivri kemerlerle birbirine bağlanmaktadır. Sahınların üzerini beşik tonozlar örtmektedir ki bu da Ulu Camilerde daima görülen...
Read more