Köprü Karadağ'ın Podgorica kentindeki en eski köprüdür . Morača nehri ile birleştiği yerin yakınında, Ribnica nehrini kapsıyor . Köprü Roma egemenliği döneminde inşa edilmiş ve MS 18. yüzyılda büyük bir yeniden yapılanma Adži-paša Osmanagić tarafından finanse edildi ve o zamandan beri köprü Adži-paša köprüsü olarak da biliniyor.
yüzyılın son dönemlerinde Hacı Mehmed Paşa Osmanagiç kasabada bir cami, okul, büyük bir saat kulesi ve zarif altıgen bir türbe yaptırdı. Cami, kule ve türbe hâlâ ayaktadır. 1943 yılında II. Dünya Savaşı esnasında Almanya’nın Podgorica’yı işgal etmesi üzerine şehir müttefik güçlerince çok şiddetli biçimde bombalandı. Büyük Vezir Köprüsü ve dört tarihî cami yıkıldı, diğer iki cami de oldukça hasar gördü. Osmanagiç Camii 1997-1998 yıllarında restore edildi.
Podgorica tarihi
Podgorica’nın 5 km. kuzeyinde eskiden Roma şehri Doclea yer almaktaydı. Buranın tarihi 600 yılında Slav ve Avar işgaline kadar gider. 617’de bu eski şehir deprem sonucu yıkılmıştır. Podgorica bölgesi tarih öncesinden beri sürekli yerleşime sahne olmuştur. Stara Varoş’un 2 km. kuzeyinde, şehrin ismini aldığı aşağı Gorica dağının altındaki mezarlıkta tarihi XII. yüzyıla kadar geri giden Saint George adlı küçük bir kilise durmakta ve Podgorica’nın Osmanlı şehri olmadan önceki dönemine işaret etmektedir.
Podgorica, Zeta Devletinin önemli ticaret merkezlerinden biriydi. Birçok ticaret yolunun kavşağı niteliğinde olması ve ayrıca verimli Zeta Ovasında yer alması sebebiyle ticarete elverişli bir yer idi. Bundan dolayı Podgorica halkı ticaretle uğraşıyor, sık sık yakında bulunan Kotor’a veya Dubrovnik’e gidiyor ve buralarda bulunan tacirlerle işbirliği yapıyorlardı. Dubrovnik tüccarları Sırbistan’a gitmek için de Podgorica’dan geçiyorlardı.
1466 yılında Osmanlı Devleti’nin bir parçası olmuştur. Fatih Sultan Mehmed, Podgorica’nın bulunduğu yerin önemini sezerek, komutanlarından Hasan Paşa’ya burada bir kale yapılması emrini vermiş ve kale 1477 yılında yapılmıştır. Burası hemen askerle istihkâm edilmiş, böylece Podgorica bir üs haline getirilmiştir. Diğer bütün şehirlerde olduğu gibi Podgorica’da da camiler, hanlar, hamamlar, köprüler ve benzer birçok eser yapıldı. Şehir olarak kuruluşu ve gelişimi Osmanlı idaresinde gerçekleşti. Podgorica kalesi üzerinde yapılan arkeolojik incelemeler sonucunda bu kalenin Osmanlı döneminde yapıldığı görülmektedir.
1662 yılında Evliya Çelebi, kasabanın savaşçı halkından ve Fâtih Kalesi’nden söz eder. Ona göre kale içinde 300 kadar küçük ev, Fâtih Sultan Mehmed Camii, ambarlar, cebehâneler ve toplar vardı. Burada 700 muhafız görev yapıyordu. 1189’da (1775) İşkodra Paşası Buşatlı Mehmed Paşa, Morača nehri üzerinde bir taş köprü ve Duračka Camii olarak bilinen bir cami inşa ettirdi (her ikisi de II. Dünya Savaşı’nda yıkılmıştır). XVIII. yüzyılın son dönemlerinde Hacı Mehmed Paşa Osmanagiç kasabada bir cami, okul, büyük bir saat kulesi ve zarif altıgen bir türbe yaptırdı. Cami, kule ve türbe hâlâ ayaktadır. XVIII. yüzyılda şehir Karadağ dağlarındaki soyguncu aşiretlerin saldırılarını bertaraf etmek için altı tabya ile güçlendirildi, üç kapılı surlarla korumaya alındı.
1873 tarihli Manastır Vilâyeti Salnâmesi’nde Podgorica kazasının nüfusu 4551 müslüman ve 7074 hıristiyan olarak verilir. Podgorica’nın bu dönemdeki nüfusunun % 39’u müslümandı. Kāmûsü’l-a‘lâm Osmanlı döneminin sonlarındaki Podgorica’yı çoğunlukla müslüman olan ve el sanatlarıyla ticaret alanlarında gittikçe gelişen bir merkez olarak tanımlar. 1878’de Berlin Antlaşması neticesinde Podgorica hıristiyan Karadağ Devleti’ne verildi. Pek çok müslüman Osmanlı Devleti içinde kalan İşkodra’ya göç etti.
1967’de harabe durumunda olan (İskender Çavuş Camii) 1979’da tekrar onarıldı. Günümüzde bu yapı Karadağ Müslümanlar Birliği’nin bulunduğu yer ve şehirdeki İslâm kültürünün merkezi konumundadır. Osmanagiç Camii 1997-1998 yıllarında restore edildi. Her iki bina ve büyük saat kulesi devlet tarafından tarihî eser kabul edilerek...
Read moreThe Old Ribnica River Bridge, also known as the Adži-paša’s Bridge, is one of the oldest and most historically significant structures in Podgorica, Montenegro. The Old Ribnica River Bridge dates back to the Roman period, making it one of the oldest surviving structures in Podgorica. It has been renovated and restored multiple times throughout history.
Today, the bridge is a popular spot for both locals and tourists. The area around the bridge is scenic, with cobblestone paths and remnants of old fortifications, making it a great place for a leisurely walk and...
Read moreYeşilliğin içinde Tarihi bir köprü. Merdivenlerden aşağıya inip köprüye ulaştığınızda başka bir enerjiyle karşılanıyorsunuz.
Tarihi ise,
Podgorica’daki Eski Ribnica Nehri Köprüsü (Stari most na Ribnici), şehir merkezindeki Ribnica ve Morača nehirlerinin birleştiği noktada yer alan, tarihi ve romantik bir simgedir.
Tarihi Bilgiler, Roma dönemine kadar uzanan köken Köprünün temellerinin Roma dönemine dayandığı kabul edilmektedir; Podgorica o zamanlar “Birziminium” adıyla bilinen bir Roma yerleşimiydi. Bu bağlamda köprü, o dönemin ticaret yollarından birine hizmet etmiş olabilir .
yüzyılda yenilenme, 1618’deki yıkıcı bir deprem sonrası, köprü esaslı bir tamirden geçmiş ve bu onarım Adži-paša Osmanagić tarafından finanse edilmiştir. O günden beri “Adži-paša’nın Köprüsü” (Adži-pašin most) olarak da anılmaktadır .
Diğer isimleri & yerel anlamı,
Podgoriçalılar arasında “Sastavci Köprüsü” ya da daha samimi bir tabirle “Skaline” adıyla tanınır. Skaline, köprü ile Stara Varoš’taki Nemanjin Grad (Depedogen) kalesi arasında, 1950’lerde yapılan merdiven yapısına atıfta bulunur .
Kültürel ve Sosyal Değer,
Romantik ve toplumsal buluşma noktası Bu köprü, romantik bir buluşma yeri olarak yerel halkın favorileri arasında yer alıyor. Özellikle yaz akşamlarında gençler ve yaşlılar sıcak havada nehir kenarında buluşuyor, sohbet ediyor, doğanın tadını çıkarıyor .
Fotoğraf ve gezi mekanı, Köprünün çevresi, tarihi yapılar ve nehir şırıltısıyla süslenmiş doğal ortamı sayesinde bölge hem sakin yürüyüşler hem de fotoğraf çekimleri için ideal.
Zorluklar Bazı ziyaretçi yorumlarına göre, çevrede hijyen açısından zaman zaman sorunlar yaşanabiliyor; bu da alanın estetiğini bir miktar olumsuz...
Read more