Ankara İli Altındağ ilçesi, Talatpaşa Bulvarı üzerinde bulunan Taceddin Dergâhı, İstiklâl Marşı'nın yazıldığı mekandır. Akif, Milli Mücadeleye katılmak için Ankara' ya geldiğinde ev bulmanın çok zor olduğundan dolayı Dergâhın şeyhi tarafından ikâmet etmesi için Mehmed Akif e tahsis edilmişti. Burası Akif in dostlarını ağırladığı, ülke sorunlarının, sanatın ve Milli Mücadele ile ilgili konuların konuşulduğu, tartışıldığı ve bağımsızlık mücadelesinin odak noktalarından biridir. Bu açıdan da Taceddin Dergâh'ı önemli ve hatırlanması, korunması gereken bir mekandır. Ancak Dergâh çok uzun yıllardır kendi kaderine terkedilmiş, bakımsız ve içinde sarhoşların barındığı bir yer olarak kaldı. İlk olarak 1968 yılında, Ankara Eski Valisi ve senatör Ömer Naci Bozkurt tarafından fark edilerek tamir ve tadilatı yapıldı.
Daha sonra, bazı sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte Mehmed Akif Ersoy Fikir ve Sanat Vakfı' nın çabalarıyla Akif i anma günlerinin yapıldığı bir merkeze dönüştü. Hacettepe Üniversitesi Merkez Kampüsü sınırları içerisinde yer alan Dergâh, "Mehmed Akif Ersoy Evi" olarak hizmet vermektedir. Vaktiyle Taceddin Dergâhı olan bu yapı, Taceddin Şeyhi tarafından savaş yıllarında Mehmet Akif'e tahsis edilmişti. Yapı 1949'da şehir meclisi kararı ile müze eve dönüştürüldü, ancak uzun yıllar harap durumda kaldı. 1982 yılında yeniden onarıldı ve 1984'te ziyarete açıldı. Müze ev'de Mehmet Akif Ersoy’a ait cep saati, gözlük, tesbihi, tüfek ve büyük şairin yüzünün kalıbı müzede teşhir edilen eserlerdendir. Evin karşısında 2003 yılında yapılmış olan Mehmet Akif’in büstü ile İstiklâl Marşı’nın ilk iki kıtasının yazılı olduğu bir kitabe yer almaktadır. Son yapılan tadilat ve düzenlemelerle hakkettiği konuma kavuşturulan dergah ve civarı, yoğun olarak ziyaretçi akınına ev sahipliği yapmakta ve halkın hizmetine sunulmuş bulunmaktadır. Yapının Tarihi Taceddin Dergahı, ilk olarak Kanuni Sultan Süleyman tarafından Hacı Bayram-ı Veli’nin kurduğu Bayramiye tarikatının bir kolu olan Celvetiler için yaptırılmıştır. Adını, bahçesinde kabri bulunan Tacaeddin Sultan'dan alır. 1826'da tamir edilmiş ve Sultan Abdülmecit tarafından ilaveler yapılarak türbe, dergah evi, çeşme, hazire ve camiden oluşan bir külliye haline gelmiştir. Dergahın bulunduğu sokak sonradan Mehmet Akif Sokağı adını almıştır.
Mehmet Akif'in İkameti Mehmet Akif Ersoy, İstanbul'un işgalinden sonra aldığı davet üzerine milli mücadeleye katılmak üzere Ankara'ya gelmişti. Kendisine büyük hayranlık duyan Taceddin-i Veli Camisi imamı Tevfik Hoca (Tevfik Çiftdoğan) kendisini karşılamış; şehirde kiralık ev bulmanın çok zor olduğu o dönemde külliyede yer alan bu yapıyı kendisine tahsis etmişti. Şair, 1. TBMM Burdur milletvekili olduğu yıllarda günlerini bu mütevazı evde geçirdi; dostlarıyla milli mücadele meselelerini tartıştı. Mehmet Akif, bir ulusal marş yazılması için açılan yarışmaya para ödüllü olduğu için başlangıçta katılmamıştı. Yarışmaya katılan şiirlerin hiç birisi uygun nitelikte bulunmayınca; dönemin Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Bey, Akif'in arkadaşı dönemin Balıkesir Milletvekili Hasan Basri Bey'den marş yazma konusunda Akif'i ikna etmesini rica etti. Mehmet Akif, Hasan Basri Bey'in ısrarı üzerine İstiklâl Marşı'nı bu evde yazmaya başladı. Gece gelen ilhamı kaçırmamak için bazı dörtlükleri mum ışığında dergahın duvarlarına kazdığı anlatılır. Şair, meşhur Bülbül şiirini de bu...
Read moreAnkara'da, Taceddin Veli Caddesi üzerinde yer alan Taceddin Sultan Camii, şehrin önemli dini ve tarihi yapılarından biridir. Caminin en bilinen özelliği ise Türk İstiklal Savaşı'nın önemli şairlerinden Mehmet Akif Ersoy'un İstiklal Marşı'nı yazdığı Taceddin Dergahı'nın hemen yanında bulunmasıdır. Tarihi ve Mimari Özellikleri İnşa Tarihi ve Banisi: Caminin tam yapım tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, 15. yüzyıl sonları veya 16. yüzyıl başlarına tarihlendiği tahmin edilmektedir. Banisinin ise Anadolu Erenlerinden Taceddin Sultan (Taceddin Veli) olduğu düşünülmektedir. Aslında ilk olarak dergah ve külliye şeklinde inşa edildiği ve sonradan cami işlevi kazandığı rivayet edilir. Mimari Tarzı: Cami, küçük ve sade bir yapıya sahiptir. Genellikle dikdörtgen planlı, kesme taştan yapılmış ve kiremit çatılı bir yapıdır. Zaman içinde çeşitli onarımlar görmüştür. Minare: Caminin tek şerefeli, basit bir minaresi bulunmaktadır. İç Mekan: İç mekan, sade ahşap işçiliği ve dönemin kalem işi süslemeleriyle dikkat çeker. Mihrap ve minber de caminin sadeliğine uygun bir tasarıma sahiptir. Manevi ve Kültürel Önemi Taceddin Dergahı ve Mehmet Akif Ersoy: Taceddin Sultan Camii'nin en büyük önemi, hemen bitişiğindeki Taceddin Dergahı ile olan bağlantısıdır. Milli Mücadele döneminde Ankara'ya gelen Mehmet Akif Ersoy, bu dergahta misafir edilmiş ve İstiklal Marşı'nı burada yazmıştır. Bu nedenle dergah ve cami, Türk Kurtuluş Savaşı'nın ve milli ruhun sembol mekanlarından biri haline gelmiştir. Müze ve Anıt Eser: Taceddin Dergahı, günümüzde Mehmet Akif Ersoy Müze Evi olarak ziyarete açıktır. Bu durum, caminin de ziyaretçi trafiğini artıran önemli bir unsurdur. Ziyaretçiler hem camide ibadet edebilmekte hem de hemen yanındaki müzede milli şairimizin yaşadığı atmosferi deneyimleyebilmektedir. Dini ve Ziyaret Merkezi: Cami, hala ibadete açık olup, bölge halkı ve Ankara'yı ziyaret edenler tarafından sıkça uğranan bir yerdir. Özellikle dini bayramlarda ve anma günlerinde yoğun ilgi görmektedir. Konum ve Ziyaret Taceddin Sultan Camii, Ankara'nın Altındağ ilçesi, Hacettepe Mahallesi'nde, Taceddin Veli Caddesi üzerinde yer almaktadır. Cebeci ve Hamamönü gibi tarihi bölgelere yakın konumdadır. Şehir merkezinden toplu taşıma araçları veya özel araçlarla kolayca ulaşılabilir. Cami ve hemen yanındaki Mehmet Akif Ersoy Müze Evi, Ankara'nın tarihi ve kültürel mirasındaki önemli duraklardandır. Taceddin Sultan Camii, sadece bir ibadethane olmanın ötesinde, İstiklal Mücadelesi'nin ruhunu ve milli şairimizin anısını yaşatan önemli bir kültür ve...
Read moreAsıl adı Tâceddîn-zâde Mustafa el-Ankaravî olan Şeyh Tâceddîn-i Velî, 17. yüzyılda Ankara'da yaşamış ve Ankara'nın Hamamönü mevkiinde yaptırdığı cami ve dergâh ile Celvetiyye Tarikatı'nın Ankara'daki teşekkülüne ve gelişimine öncülük etmiş bir mutasavvıftır.
Tacettin Dergahı, Mehmet Akif Ersot Müze Evi ve Muhsin Yazıcının Kabri hepsi oradadır. Yurtiçi ve yurt dışından gelen insanların ziyaret ettiği ve açık hava müzesi niteliğindeki kabri, müzeyi gezdikleri manevi yönü ağır olan bir mekandır. Hacettepe Kampüsü ile Hamam önü civarındadır. Tüm yurttan akın akın gelen gençler de gruplar halinde ziyaret yapmaktadırlar.
Eski Ankara evlerinin olduğu ve restora edildiği bu mekanlara en az yarım gün ayırmak gerekiyor. Burada bulunan restoran ve kafelerde de oturulup yemek yeme ve dinlenme imkanı bulunuyor.
Gezilecek yerler: Hamamönü, Taceddin Dergahı ve aynı bahçede yer alan Mehmet Akif Ersoy Müze Evi, Muhsin Yazıcıoğlu Kabri, kafeler ve çok yakında bulunan, sonradan müzeye çevrilen "Ulucanlar Cezaevi Müzesi"ni gezmek de iz bırakacaktır...
Taceddin Sultan Camii, Ankara ilinin Altındağ ilçesinde bulunan bir camidir. Hacettepe Üniversitesi merkez kampüsünde yer alan yapının ilk inşa edildiği zaman bir külliye olduğu düşünülmektedir. Günümüzde bu alanda Taceddin Sultan Camii ve bitişiğindeki türbesi, suyu akmayan bir çeşme, mezarlık ve günümüzde Mehmet Akif Ersoy Müze Evi olarak kullanılan Tacettin Dergahı bulunmaktadır.
Hamamönü Semti Sümer Mahallesi Taçlı Sokak'ta Karacabey İmareti yakınında bulunan cami, aynı adı taşıyan türbeye bitişiktir. Kesme taş duvarlı olup, kiremit çatılıdır. Planı uzunlamasına dikdörtgen olup, son cemaat yeri vardır. Türbe batısında yer alır. Kuzeybatısında yükselen kare kaideli, silindirik gövdeli minaresi taştan yapılmıştır. 1901–1902 yılları arasında Abdülhamit tarafından yaptırılmıştır. (ALINTI)
Allah...
Read more