Hunat Bath — Attraction in Melikgazi

Hunat Hamamı: Tarihi Bir Molanın Keyfi

Kayseri’nin zarif geçmişine tanıklık eden önemli yapılardan biri de şüphesiz Hunat Hamamı’dır. Söylentilere göre 1234 yılında Selçuklu sultanı I. Alaaddin Keykubat tarafından inşa ettirilen bu çifte hamam, geçmişten bugüne hizmet vermeye devam eden bir kültür mirasıdır.

Çifte Hamamın Mimari Detayları Hunat Hamamı, kadınlar ve erkekler için ayrı bölümlerle tasarlanmış, klasik Selçuklu çifte hamam mimarisinin zarif bir örneğidir. Erkekler kısmının sıcaklığı dört eyvanlı ve köşe halvetlidir; kadınlar bölümünün ise sıcaklık kısmı üç eyvanlı köşe halvetlidir. Hamamın merkezinde yer alan kubbe, tüm sıcaklığı adeta bir sanat eseri gibi kucaklar. Eyvanların üzerindeki sivri tonozlar da dönemin mimari anlayışını günümüze taşır.

Dışarıdan Selçuklu, İçeriden Modern Hunat Hamamı’nın dış cephesinde Selçuklu izlerini net bir şekilde görmek mümkün. Ancak içeride, restorasyon sürecinde sıva yapılarak tarihi çiniler maalesef kaldırılmış. Bu yüzden hamam, dışarıdan bir tarih kitabı gibi görünürken, içeriden modern bir banyonun izlerini taşımakta. Geçmiş ve günümüz arasında bir köprü kuruyor adeta.

2025 Bahar Tarifesi ve Deneyim Nisan 2025 itibariyle hamam sefası 200, kese 80 köpük 80 TL karşılığında sunuluyor. Sabun ise 25 TL’ye temin edilebiliyor. Hamamdan çıktığınızda bir de geleneksel ayakkabıcı sizi karşılıyor; orada gönlünüzden ne koparsa bırakabilirsiniz.

Eğer Selçuklu tarihine bir yolculuk yapmak, geçmişin sıcak dokusuyla günümüzün modernize konforunu yaşamak isterseniz, Hunat Hamamı size keyifli bir mola sunacaktır. Hizmet ile ilgili beklentiniz çok fazla olmasın. Hamam keyfi yapmak isterseniz tarihin buharında rahatlamaya...

Selçuklu hamamları, Konya, Kayseri, Sivas, Tokat, Amasya, Niksar Erzurum ve Divriği gibi merkez şehirlerde yoğunluk kazanmıştı.

Bu bölgelerde inşa edilen hamamlar önceki dönemlerin izlerini taşısa da planlama ve yapım tekniği bakımından kendilerine has özellikler içerir.

Doğal sıcak suyun kullanıldığı ve Roma imparatorluğu dönemine kadar giden bir gelenek olan ilica ve kaplıca tipi hamamlar daha çok şifa amacıyla kullanılmıyordu. Konya Ilgın’da I. Alâeddin Keykubâd’in inşa ettirdiği sonrasında Sahip Ata tarafından onarılan Ilgun Kaplıcaları ve yine I. Alâeddin Keykubad’ın onarttiği Kütahya Yoncalı Kaplicası’nın da bir Roma yapısı üzerinde olduğu bilinmektedir.

Selçuklu döneminde inşa edilen hamamlarda plan elemanlarının Roma hamamlarının devamı niteliğinde olmasına karşın, dizilişi ve biçimlenişinde Selçukluların mimariye kattıkları yenilikler göze çarpar Hamamlar kullanım açısından çarşı ve özel hamamlar olarak da gruplanabilir. Çarşı hamamlari genellikle büyük bir yapının yakininda ya da külliyenin bir parçası olarak kent merkezlerinde inşa edilmişlerdir.

Erken dönem inşa edilenler genellikle tekli hamamlardi. Daha sonraları artan ihtiyaç nedeniyle tekli hamamların hemen bitişiğinde bir hamam daha inşa edilerek çifte hamama dönüştürülmüştür Tekli hamamın en önemli örneklerinden biri Kayseri Birlik Hamami’dir Kayseri Hunat Hamami ise çifte hamam tipinin en iyi örneklerindendir. Anadolu’daki en eski tarihli çifte hamam olarak yine Kayseri Küllük Hamamı ve Sultan Hamamı...

Das Hunat Hamamı, das Badehaus des Komplexes im Zentrum von Kayseri, benannt nach Mahperi Huand (Hond) Hatun, der Frau von Alaaddin Keykubad I., dem großen Herrscher der anatolischen Seldschuken, befand sich erneut in Privatbesitz und ist bis heute eines der Bäder. Wenn man die Architektur des Komplexes untersucht, sieht man, dass sich die nordöstliche Ecke des Bades, die als Fassade in Richtung der Straße angeordnet ist, unter der Hunat-Moschee befindet. In diesem Zusammenhang argumentierten einige Forscher, dass die Madrasa und das Badehaus, die sich in derselben Situation befinden, lange vor dem Bau der Moschee durch Hunat Hatun gebaut wurden und dass diese beiden Gebäude ihrem Ehemann Alaaddin Keykubad I. gehören könnten.

Während der endgültigen Restaurierung durch die Besitzer des Bades wurde ein Abschnitt in der Frauenabteilung ausgegraben, um seinen ursprünglichen Boden zu erreichen, während Reihen schöner seldschukischer Fliesen gefunden wurden. Viele dieser seltenen Fliesen, die lange Zeit unter feuchtem Boden blieben, wurden zerstört, als sie freigelegt wurden, aber diejenigen, die intakt blieben und andere Stücke konnten in das Kayseri-Museum gebracht werden. Heute werden diese Kacheln im Gevher Nesibe Seljuk Civilization Museum ausgestellt, das von der Kayseri Metropolitan Municipality als Tafel eröffnet wurde.

Diese Besichtigung war Bestandteil des Tagesprogramms vom 18.08.2020, den wir im "Reisebericht Rundreise Kayseri" ausführlich mit Fotos...