Here, first, there was a temple of pagan worshipers, a pagan. Later on, it was used as a church named Mar Toma. In 639, when the Muslim Arabs conquered the city, it was converted into a mosque by the name of Cami-i Kebir.
Yes, this structure, which has survived to the present day as the Great Mosque: has maintained its importance in all periods. Today, it is one of the most important religious buildings and touristic places of the city. However, it has been repaired many times as a result of fires and various other destruction and destruction. In particular, the most comprehensive repair was made in 1091 during the Seljuk period. Finally, between 1975 and 1977, a comprehensive repair is mentioned. Of course, today's structure has moved away from its originality as a result of all these repairs. The mosque reached its present form in 1185.
To mention the architectural features of the building: the four facades of the mosque are divided into 4 main sects of Islam. Hanafi and Şafiler, worship in 2 different places. Hanafis Department: This section is the main section from the church to the mosque. The general architectural features of the building are: “Emeviye Mosque” in the city of Syria-Damascus. In particular, the beauty of the fine stone reliefs on the arch door draws attention. In the middle of the large courtyard, different architectural decorations, decorations, reliefs and inscriptions belonging to different periods can be seen. However, although they all belong to different periods, they are in great harmony.
In the courtyard of the mosque: inside the iron railings, the sundial is seen. This clock was probably made by the Muslim scholar eti Al Jazeera Bu, the father of cybernetics. According to some different sources, the Romans remain...
Read moreBESİNCİ HAREM-i SERiF DIYARBEKİR ULU CAMIÏ VE KÜLLiYEsi Yapı olarak ilk ne zaman yapıldığı tam olarak billinmeyen Diyarbekir Ulu Camii, dünyanın en eski ibadethanelerinden,Anadolu' nun ayakta kalan ve kullanılan en eski camiidir. Miladi 639 yilinda, Peygamberimizin vefatından 7 yil sonra, Hz. Ömer döneminde sahabeler tarafindan fetih edilen Diyarbekir, yazı kaynaklarda Hz. Musa döneminde Sinagog, Hz. isa döneminde Saint Toma veya Mar Toma adlı kilise, sahabelerin fethinden sonrada, fethin sembolü olarak camiye çevrilmiştir. Bu yapı takriben 3.400 yldır hep ibadethane olarak görevini devam ettirmektedir. Ulu Cami halk dilinde ve resmi kayıtlarda beşinci Harem-i Şerif olarak gecmektedir mevi ve Abbasi dönemine ait kitabesi bulunmayan Ulu Cami'nin Büyük Selçuklu dönemine kadar ki durumu hakkında bilgiler kisitlı. Büyük Selçuklu hükümdarı Melikşah, inal ve Nisanoğulları, Anadolu Selçuklu hükümdar Gıyaseddin Keyhüsrev, Artuklular, Akkoyunl hükümdarı Uzun Hasan ve Osmanlı padişahlarından bircoğuna ait kitabeler caminin muhtelif yerlerinde görülmektedir. 1046 yllarında Mervanoğulları döneminde, 200 tek parçalı mermer sütundan, bunları bağlayan ve yükseldikçe daralan 3 katlı emerler dizisinden, ufak kubbeli örtüden oluşan cami, 1085 yilında Büyük Selçuklular kenti alınca, Sultan Melikşah'ın buyruğuyla, 109 yilinda onarılmıştır. Ancak bu imar faaliyeti M.1115 tarihindeki büyük deprem ve onu izleyen yangın ile yerle bir olmuş, yangından 2-3 yıI sonra M.1117-1118 ve M.1124-1125 tarihlerinde inaloğlu Ebu Mansur ilaldı tarafndan tekrar yaptrılmıstır ikilan caminin malzemeleri ile ilk olarak, Inaloğlu Ebu Mansur ilaldı tarafindan bat revakının, M.1117-18 tarihinde alt kat V M.1124-25'te de üst katn yaptrılmıştır. amiin doğu revakı aynı taşlarla inaloğlu Mahmud ve vezir Nisanoğlu Ali döneminde M.1163-64 ve sonraki yillarda yaptrılmiştr. Kanuni Sultan Süleyman birinci İran seferinden dönerker M.1535'te Diyarbakır'a uğrayıp 20 gün kalmış, Ulu Camide namaz kılıp hutbe dinlemiştir. 1554'te ikinci İran seferine giderken yine Diyarbakır'a uğramış ve burada 8 gün kalmıstır. $afiler kismi, M.1528 yilında Atak beyi Emir Ahmed Zırkî tarafndan yaptırılmıştır. Ahşap müezzin mahfeli M.1714-15 yillarında yaptırılımıştr. M.1712 tarihinde Ulu Cami'nin bir kısmi tekrar yanmıs, yanan mihrabı Vali Maktulzade Vezir Ali Paşa tarafindan onarılmıştır. Mahfilise M.1824 yilında Kethüda Hüseyin Ağa tarafından yaptırılmıştır. Cami ile birlikte inșa edilen minare M.1155 yilındaki büyük deprem ve yangın sonucu büyük bir bölümü yıkılmış ve aynı tarihte yenilenmiștir. M.1839 yilında ise yildırım düșmesi sonrasında bugünkü șekliyle tekrar onarılmıştır. Avluda bulunan şadırvan ise M.1849 tarihinde yapılmıstır. Ulu Cami külliyesi içinde Hanefi, Maliki, Șafii ve Hanbeli mezhebine ait dört mescid ve dört mihrap bulunmaktadır. Besinci Harem-i Șerif Diyarbekir Ulu Cami, Diyarbekir'in fethinde sahabe-i kiram Efendilerimizin saf tutup cemaatle namaz kıldikları mekândır. Sahabe kenti olan Diyarbekir, Sahabenin öğrencisi, Anadolu'nun da öğretmenidir. Kaynak: Abdulaziz Yatkın, "Beșinci Harem-i Șerif Diyarbekir Ulu Camii Külliyesi...
Read moreDiyarbakır Ulu Camii, Anadolu’nun en eski camilerinden biridir ve İslam dünyasının 5. Harem-i Şerifi olarak kabul edilir. Bu cami, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, kentin kalbinde yer alır ve hem tarihi hem de mimari açıdan büyük bir öneme sahiptir.
Tarihi
Cami, 639 yılında Diyarbakır’ın Müslümanlar tarafından fethedilmesi sonrasında, eski bir Roma dönemine ait Mar Toma kilisesinin yerine inşa edilmiştir.
1091 yılında Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah döneminde geniş çaplı bir restorasyon görmüştür. Bu dönemde, Selçuklu mimarisine uygun şekilde yenilenmiştir.
Cami, daha sonraki dönemlerde Artuklu, Akkoyunlu ve Osmanlılar tarafından da onarımdan geçirilmiştir. Her dönemin mimari izlerini taşır.
Mimari Özellikleri
Plan ve Yapı: Ulu Camii, Şam’daki Emeviye Camii’ne benzer şekilde, avlulu bir plan üzerine inşa edilmiştir. Cami, geniş bir avlu ve çevresindeki bölümlerden oluşur.
Malzeme: Yapının inşasında Diyarbakır’a özgü siyah bazalt taşı ile beyaz kalker taşı kullanılmıştır.
Avlu: Avluda şadırvan ve taş süslemeler dikkat çeker. Ayrıca kuzey ve güneyde yer alan sütunlu revaklar Selçuklu taş işçiliğini yansıtır.
Taş İşçiliği: Caminin duvarlarındaki kitabeler, süslemeler ve kabartmalar Selçuklu ve Artuklu dönemi sanatının zirvesini temsil eder.
Minare: Caminin minaresi dört köşelidir ve kare tabanlı olarak inşa edilmiştir.
Kültürel ve Dini Önemi
Diyarbakır Ulu Camii, sadece bir ibadet mekânı değil, aynı zamanda İslam ilimlerinin öğrenildiği ve öğretildiği bir merkez olmuştur.
İslam dünyasındaki dört önemli camiden biri olarak görülür: Mekke’deki Mescid-i Haram, Medine’deki Mescid-i Nebevi, Kudüs’teki Mescid-i Aksa ve Diyarbakır Ulu Camii.
Caminin bir diğer özelliği, farklı mezheplerin ibadet edebilmesi için ayrı bölümler bulunmasıdır. Bu, caminin İslam dünyasında birlik sembolü olarak görülmesini sağlamıştır.
Bugünkü Durumu
Günümüzde Diyarbakır Ulu Camii, yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgisini çeken bir kültürel miras alanıdır. Aynı zamanda, ibadet amaçlı olarak da kullanılmaya devam etmektedir. 2015 yılında yapılan restorasyon çalışmalarıyla cami daha da...
Read more