Tarihi ve kültürel yapısıyla dikkat çeken kentlerden Şanlıurfa'da, Osmanlı Padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaptırılan ve günümüzde de canlılığını koruyan tarihi "Gümrük Hanı", yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.Özellikle yoğunluğun arttığı hafta sonları çayhanelerde yer bulmak imkansız hale gelir.
"Gümrük Hanı, Haşimiye Meydanı'nda yer alır. Güney cephesi bedesten denilen yapıyla, batı cephesi ise Sipahi Pazarı ile bitişiktir. Kuzeyinde Arasa Hamamı, doğusunda ise İsotçu Pazarı Caddesi yer alır. Yapının güney cephesi boyunca, bitişik bedesten uzanmaktadır. Batı cepheye bitişik olarak Sipahi Pazarı inşa edilmiştir. Doğu cephenin ortasında, dışa taşkın olarak inşa edilen ve cepheden daha yüksek tutulan giriş eyvanı ve mescit cephesi yer alır. Yapı, giriş eyvan kapısı üzerindeki altı satırlık kitabesine göre, 1563'te Behram Paşa tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı Alfabesi ile yazılan kitabenin günümüz Türkçe'sine çevirisi şöyledir; 'Bu hanı insanlara gelip gezsin mutlu olsun diye zamanın Şehinşahı Sultan Süleyman'ın aciz, zavallı kölesi Behram Paşa inşa ettirdi.' Bugün Gümrük Hanı tarihsel kimliğinin çok ötesinde şehrin en önemli sosyokültürel mekanlarından biridir. Tarihi han her zaman yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmiştir. Gümrük Hanı mimari dokusu, Urfa mimarisinin sembol yapılardan biridir.
Tarihi Balıklıgöl Yerleşkesi civarındaki Haşimiye Meydanı'nda yer alan ve 1563'te Urfa Sancakbeyi Halhallı Behram Paşa tarafından inşa edildiği belirtilen Gümrük Hanı, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde "Yetmiş Hanı" olarak anılıyor.
İki katlı olup kesme Urfa taşıyla yapılan ve avlusundan Hazreti İbrahim'in doğduğu ve ateşe atıldığı yer olarak rivayet edilen Balıklıgöl'ün suyu akan tarihi hanın, Osmanlı döneminde, ticari faaliyetlerin yürütüldüğü mekanların başında geldiği belirtiliyor.
Bazı kaynaklarda "Alaca Han" olarak da geçen Gümrük Hanı, kentteki en güzel ve anıtsal mimari örneklerden biri olarak gösteriliyor. Alt katında tespih dükkanlarıyla çayhanelerin bulunduğu ve farklı mimarisiyle yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken tarihi kervansarayın üst katındaki odalarda ise terziler faaliyet gösteriyor.
Herşey iyi hoş ama diğer şehirlerdeki turistik hanlarla karşılaştırıldığında temizlik konusunda aşırı kirli özensiz ilgisiz alakasız kendi haline terk edilmiş bir...
Read moreTarihi Balıklıgöl Yerleşkesi civarındaki Haşimiye Meydanı'nda yer alan ve 1563'te Urfa Sancakbeyi Halhallı Behram Paşa tarafından inşa edildiği belirtilen Gümrük Hanı, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde Yetmiş Hanı olarak anılıyor. TİCARETİN MERKEZİYDİ İki katlı olup kesme Urfa taşıyla yapılan ve avlusundan Hazreti İbrahim'in doğduğu ve ateşe atıldığı yer olarak rivayet edilen Balıklıgöl'ün suyu akan tarihi hanın, Osmanlı döneminde, ticari faaliyetlerin yürütüldüğü mekanların başında geldiği belirtiliyor. Şanlıurfa Kültür Sanat Eğitim ve Araştırma Vakfı (ŞURKAV) tarafından 2001'de aslına uygun restore edilerek gelecek nesillere aktarılan Gümrük Hanı, 5 asırdan bu yana işlevselliğini koruyor. Handa 4 nesil terzilik yapan bir ailenin mensubu olan 76 yaşındaki ustalardan Sezai Karakapıcı, "Buraya gelenler atlarını Sipahi Pazarına bırakıp, kervansarayda konaklarmış. Şanlıurfa'nın en eski hanı burasıdır. Kente gelen herkes burada kalırmış. Yağ tüccarları, manifaturacılar, ne ararsanız burada olurdu. Önceden buranın üstü topraktandı, sonradan çatı yapıldı. Gümrük Hanı çok önemli tarihi bir yer. Ben 60 yıldır buradayım daha önce babam buradaydı. Yani 4 nesil biz burada, nereden bakarsanız 150 yıllık geçmişimiz var. Bu dükkanda biz 15 kişi çalışırdık, şimdi tek kaldım. Böyle yerlerin kıymetini bilmemiz lazım çünkü Türkiye'de bu yerlerin sayısı az" dedi. Şimdilerde ise biz Müslümanları sefa yeri Ermeni ve Kürtlerin de milletini dahi söyleyemediği lanet bir yer...
Read moreGümrük Hanı, Şanlıurfa merkezinde yer alan tarihi bir han kompleksi olarak biliniyor. Binlerce yıllık bir geçmişi olan bu han, tarih boyunca önemli bir ticaret merkezi olarak hizmet vermiş. Gümrük Hanı, hem mimarisiyle hem de tarihi dokusuyla ziyaretçilerini büyülüyor. Gümrük Hanının en dikkat çekici özelliği, Selçuklu dönemine ait mimarisi ve yapı malzemesi. Hanın dış cephesinde kullanılan kesme taşlar ve süslemeler, o dönemin estetik anlayışını yansıtıyor. Hanın içinde ise geniş avlular, revaklar ve odalar yer alıyor. Gümrük Hanı, tarih boyunca farklı kültürlerin etkisi altında kalmış bir yapı olması ile ünlü. Bu nedenle, hanın mimarisinde çeşitli etkiler görülüyor. Selçuklu, Artuklu ve Osmanlı dönemlerinin izlerini taşıyan Gümrük Hanı, bu dönemlerin ticari ve kültürel yaşamına dair önemli ipuçları sunuyor. Gümrük Hanı, günümüzde turistler ve ziyaretçiler için önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Hanın restore edilen bölümleri, ziyaretçilere tarihi bir atmosfer sunuyor. Ayrıca hanın içinde yer alan el sanatları atölyeleri ve hediyelik eşya dükkanları, ziyaretçilere yöresel ürünlerin satın alınabileceği bir ortam sağlıyor.
Konum Linki
Yazar Notu: Han içerisinde hizmet veren menengiç kahvecilerine uğramanızı ve bu lezzeti...
Read more