Eski Şark Eserleri Müzesi koleksiyonları, Anadolu ve Mezopotamya'nın Yunan öncesi, Mısır ve Arap Yarımadası'nın İslam öncesi çağlarına ait eserlerinden oluşur. Bu eserlerin çoğunluğu 19. yüzyıl sonunda başlayıp, I. Dünya Savaşı'na kadar süren arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılmış ve bu ülkelerin o zamanki hakimi olan Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'a getirilmiştir. İslamiyet Öncesi Arabistan Eserleri, Mısır Eserleri, Mezopotamya Eserleri, Anadolu Eserleri, Urartu Eserleri ve Çivi Yazılı Belgeler bölümlerinden oluşan Eski Şark Eserleri Müzesi'nde anlatım bölgesel bir sınıflama ile yapılmış; Arabistan Yarımadası, Mısır, Mezopotamya ve Anadolu kültürleri kendi tarihi gelişimleri içinde sunulmuştur. Akad Kralı Naramsi'nin Steli, Kadeş Anlaşması, İştar Kapısı gibi eşsiz eserlerin yanında 75.000 tane çivi yazılı belgenin bulunduğu Tablet Arşivi de bu bölümde yer alır. Tarihçe Eski Şark Eserleri'nin bugün içinde bulunduğu bina, Osman Hamdi Bey tarafından 1883 yılında Sanayi-i Nefise Mektebi yani Güzel Sanatlar Akademisi olarak inşa ettirilmiştir. İleride Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin temellerini oluşturacak olan bu akademi Osmanlı İmparatorluğu'nda açılmış olan ilk güzel sanatlar okuludur. Binanın mimarı daha sonra İstanbul Arkeoloji Müzeleri Klasik binasını inşa edecek olan Alexander Vallaury'dir. 1917 yılında içindeki akademinin Cağaloğlu'nda başka bir binaya taşınması üzerine bu bina müzeler müdürlüğüne tahsis edilmiştir. Dönemin müze müdürü Halil Edhem Bey Yakındoğu ülkelerinin eski kültürlerine ait eserleri Yunan, Roma ve Bizans eserlerinden ayrı sergilenmesinin daha uygun olacağını düşünmüş ve binanın Eski Şark Eserleri Müzesi olarak düzenlenmesini sağlamıştır. Bu iş için davet edilen Alman uzman Eckhard Unger, 1917-1919 ve 1932-1935 yıllarında İstanbul'da çalışmış, müzenin teşhirini tamamlamış ve eserler üzerine bir dizi yayın yapmıştır. II. Dünya Savaşı sırasında savunma amacıyla boşaltılan müze, daha sonra Osman Sümer tarafından Unger'in ilkelerine göre tekrar düzenlenmiştir. 1963 yılında müze yapısında büyük bir düzenleme yapılarak 1974 yılında tekrar ziyarete açılmıştır. En son 1999-2000 yıllarında bakım ve onarımları yapılan Eski Şark Eserleri Müzesi 8 Eylül 2000'de bugünkü haline...
Read moreCan not describe how wonderful this place, both for those interested in archeology and onlookers., Are the three neighboring buildings to each entry to all of them B20lerh and headphones explanation with 15 (requiring identification or passport) salary of the museum by the older view beautiful and you can see the details up close, museums contain traces of rare and valuable to Atkdr priceless, enough for me to 5 hours and the spectators enough hour for each building, Eugdkaver between buildings in a garden filled with beautiful antiquities but TC is bad, there is a beautiful...
Read moreSon zamanlarda gündemde olan kütüphanelerdeki dijitalleşme süreci, kitap okuma alışkanlıklarımızı ciddi şekilde etkiliyor. Özellikle genç neslin hemen her bilgiye anında ulaşabilmesi, geleneksel kütüphane deneyimini sorgulamaya itiyor. Dijital kaynaklar, okuma alışkanlığını artırma potansiyeline sahip olsa da, bir kitabın sayfalarını çevirmenin verdiği hazzı tam olarak yakalayabiliyor muyuz? Bence bu noktada bir denge bulmak önemli.
Kütüphanelerin dijitalleşmesi, bilgiye erişimi kolaylaştırdığı gibi, aynı zamanda kütüphanelerin sosyal alanlar olma işlevini de sorgulatıyor. Fiziksel bir kütüphanede geçirilen zaman, insanın sosyalleşmesi, farklı düşüncelerle karşılaşması açısından kıymetli. Diğer yandan, dijital platformlar, geniş bir içerik yelpazesine ulaşmamızı sağlıyor. Ancak, bu durum aynı zamanda yüz yüze etkileşimlerden uzaklaşmamıza yol açabiliyor.
Benim düşünceme göre, hem dijital kaynakların hem de fiziksel kütüphanelerin bir arada var olduğu, insanların kendilerini en iyi şekilde ifade edebilecekleri bir ortam yaratmak, kültürel zenginliğimiz açısından hayati önem taşıyor. Gelecek nesillerin bu iki dünyayı harmanlayarak daha zengin bir okuma deneyimi...
Read more